Fransa’nın Strasbourg kentinde” Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi” tarafından başlatılan süresiz-dönüşümsüz açlık grevi 18’inci gününü doldurdu. Devrimci Parti Avrupa heyeti ve Avrupa Sürgünler Meclisi üyeleri Açlık Grevi Direnişçilerine destek için Strasbourg’da dayanışma ziyaretinde bulundular.
Devrimci Parti Avrupa Temsilcisi Hüseyin ATAŞ, 18. gününü dolduran Direnişin önemine vurgu yaparak, her alanda “Amasız” şekilde Kürt halkının mücadelesinin yanında olduklarını hatırlatan bir konuşma ile ziyaretlerinin sebebini açıkladı.
Atas, Kartacalı Komutan Hannibal’ın “Ya bir yol bulacağız ya da bir yol yapacağız” sözünü hatırlatarak açlık grevlerinin faşizme karşı direniş dalgasını güçlendirdiğini dile getirdikten sonra Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’a dönük ağır tecrit şartlarının kaldırılmasının, hapishanelerde ki tüm politik tutsaklara dönük uygulanan hak ihlalleri ve tecritleri de kaldıracağını, Abdullah Öcalan Şahsında başlatılan bu direnişin tüm politik tutsaklar içinde aynı önemde olduğunu vurguladı.
Özgürlük ve Demokrasi mücadelesi uğruna bedenlerini açlığa yatıran direnişçilerin yalnız olmadıklarını, dalga dalga bu direnişe katılımın artacağını taki gözleri görmeyen kulakları duymayan tüm insanlığın, duyup göreceği ve bu insanlık dışı uygulamanın son bulacağı zamana kadar mücadelenin büyütüleceğini ifadelendirdi. Kürt Halkının statü ve kimlik meselesinin, Türkiye’de ki demokrasinin gelişiminin anahtarı olduğunu vurgulayan Ataş, işçi sınıfı mücadelesi kadar önemli olduğunun altını çizdi.
Avrupa Sürgünler Meclisi Adına Turgay Çelik bir açıklama yaparak 18 gündür süren Direnişi selamladı. Açıklamasın da direnişin Avrupa’da duyarlılığı artırdığına dikkat çekerek Direnişçilerin yalnız olmadıklarına vurgu yaptı. Avrupa Sürgünler Meclisi olarak direniş boyunca destekçi olacaklarını vurguladı. Leyla Güven’in de bu mücadelede ki duruşunu selamladı.
Direnişçiler adına da Yüksel Koç, ziyaretlerin güçlerine güç katıklarını bundan kaynaklı çok teşekkür ettiklerini belirterek, bu direnişin Abdullah Öcalan şahsında tüm hukuksuzlukların kaldırılmasının bir aracı ve aynı zamanda Türkiye de ki faşist ablukayı kırmasının da bir manivelası olmasını istediklerini belirti. Direnişlerimiz talepler kabul edilinceye kadar kararlı bir şekilde sürdürülecektir dedi.
