Asgari ücrete ilişkin Neyzen Tevfik Meydanında açıklama yapan Kartal Halk İnisiyatifi, “Emeğin yok sayıldığı; işçilerin, emekçilerin ve emeklilerin sömürüldüğü ve alın terinin değersizleştirildiği bu düzeni kabul etmiyoruz. Eşit, adil ve insanca bir yaşam için örgütlenelim, mücadele edelim” çağrısı yaptı.
Kartal Halk İnisiyatifi’nin gerçekleştirdiği eylemde asgari ücret, sömürü ve yoksulluk karşısında örgütlü mücadele çağrısı yapıldı.
Kartal Halk İnisiyatifi, 12 Aralık’ta başlayacak asgari ücret görüşmeleri öncesi Neyzen Tevfik Meydanında asgari ücrete dair taleplerini açıkladı. “İnsanca yaşanabilir asgari ücret için örgütlenelim” pankartı açılan eylemde, “Sermayeye değil emekçiye bütçe”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları atıldı.
Basın metnini okuyan Ertuğrul Eroğlu, yoksullaşma krizinin faturasının işçilere ödetilmek istendiğini belirtti. İşçilerin kölelik koşullarında ve sefalet ücretine çalıştırıldığını, işsizliğin her geçen gün arttığını dile getiren Eroğlu, bu durumun insanları çıkmaza sürüklediğini vurguladı.
Eroğlu, şöyle devam etti: “Özelleştirmeler, zamlar, vergi yükünün artırılması, İŞKUR önündeki uzun kuyrukların oluşması gösteriyor ki krizi sadece halk yaşıyor. Güvenceli iş ve gelecek istiyoruz; yeni OVP güvencesiz ve esnek çalışmayı yaygınlaştırmayı hedefliyor. Bu saldırılar hayata geçerse, şimdiye kadar mücadeleyle kazanılmış haklarımız daha fazla gasp edilecek; kırıntı düzeyindeki haklarımız tamamen ortadan kaldırılacaktır. OVP ile ilan edilen saldırıları durdurmak için mücadeleye çağırıyoruz.”
Asgari ücretin açlık sınırının altında olduğunu hatırlatan Eroğlu, “Asgari ücret ile zaten geçimini sağlayamayan işçi ve emekçiler kazanılmış haklarına yönelik saldırılarla da her anlamda güvencesizliğe, işsizliğe, patronların keyfi tutumlarına açık hale getiriliyor. Bu tabloyu daha da ağırlaştıran bir diğer gerçek ise mesleki lise öğrencilerinin ucuz iş gücü olarak kullanılmalarıdır. Çocuk yaşta çalışma hayatına sürüklenen bu öğrenciler; düşük ücretlerle, uzun saatlerle ve ağır çalışma koşullarıyla karşı karşıya bırakılmaktadır. Üstelik gerekli denetimlerin yapılmaması, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin uygulanmaması nedeniyle eğitim alması gereken öğrenciler, işçi çocuklar olarak iş cinayetlerinde katledilmektedir” dedi.
2025 yılında 85 çocuk işçinin iş cinayetlerinde katledildiğini ve bunu protesto eden 16 TİP’li öğrencinin tutuklandığını anımsatan Eroğlu, bu tutuklamalarla gözdağı verilmek istendiğini ifade etti.
Bir emekli maaşının ev kirasını dahi karşılamadığını vurgulayan Eroğlu, şu ifadeleri kullandı: “Temel gıda, kira, ulaşım ve enerji giderleri sürekli artmakta, ücretler ise bu artışların çok gerisinde kalmaktadır. Bu durum, toplumun geniş kesimlerini açlık, güvencesizlik ve sefalet yaşamına doğru itmektedir. Hiçbir işçi, emekçi, emekli ve öğrenci kaderine terk edilemez. İnsanca yaşamak, barınmak, beslenmek, eğitim almak ve güvenlik içinde olmak bir lütuf değil, temel bir haktır. Emeğin yok sayıldığı; işçilerin, emekçilerin ve emeklilerin sömürüldüğü ve alın terinin değersizleştirildiği bu düzeni kabul etmiyoruz. Eşit, adil ve insanca bir yaşam için örgütlenelim, mücadele edelim.”
Kaynak: Etha
