Gündem

Bertolt Brecht’in şiiri suç delili sayıldı, Nazım Hikmet’in şiiri ise tutuklama gerekçesi oldu

Sinop’ta geçen hafta savaş karşıtı sosyal medya paylaşımları nedeniyle yaşanan gözaltı olayları sırasında, bir gözaltı işleminde Bertolt Brecht’in Çağrı isimli şiirinin “suç delili” olarak gösterildiği ortaya çıktı.

Brecht suç delili

SoL’un haberine göre; Sinop il merkezinde ve Gerze ilçesinde emniyet müdürlüğü terörle mücadele şubesi ekipleri sabah saatlerinde evlere girerek “delil” arama bahanesiyle ellerine geçen tüm dijital cihazlara el koydular. Gözaltına alınan yurttaşlardan birisi, gözaltı gerekçesi kendisine açıklanmadan gün boyu nezarethanede tutuldu daha sonra savcılığa çıkarıldığında komik bir gerekçeyle karşılaştı.

‘Erdoğan’a hakaret’

Gün boyu nezarethanede tutulan yurttaş, sosyalist Alman şair ve tiyatrocu Bertolt Brecht’in savaş karşıtı şiirini sosyal medyada paylaşmasının suç unsuru kabul edildiğini ve savcıdaki sorguda bunun delil olarak gösterildiğini söyledi. Sinop Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü sorguda kendisine gösterilen bir başka suç delilinin de beyaz güvercin resmi olduğu ifade eden savaş karşıtı yurttaş, bunun anlamının kendisine sorulduğunu aktardı.

Söz konusu gözaltılar, Anadolu Ajansı tarafından medyaya “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama”, “Cumhurbaşkanına hakaret”, “terör örgütü propagandası yapmak” olarak servis edildi.

Brecht’in suç delili olarak gösterilen “Çağrı” adlı şiirinin tamamı şöyle: 

Doğrudur yıldırımın düştüğü, yağdığı

yağmurun,

Bulutların rüzgarla sökün ettiği.

Ama savaş öyle değil, savaş rüzgarla

gelmez;

Onu bulup getiren insanlardır.

Duman tüten topraktan bahar boyunca,

Dökülüp yükselir birden gökyüzü.

Ama barış ağaç değil, ot değil ki

yeşersin:

Sen istersen olur barış, istersen

çiçeklenir.

Sizsiniz uluslar, kaderi dünyanın.

Bilin kuvvetinizi.

Bir tabiat kanunu değildir savaş,

Barışsa bir armağan gibi verilmez

insana:

Savaşa karşı

Barış için

Katillerin önüne dikilmek gerek,

“Hayır yaşayacağız!” demek.

İndirin yumruğunuzu suratlarına!

Böylece mümkün olacak savaşı önlemek.

Onlar demir çeliği elinde tutan birkaç

kişidir,

Yoktur karabasandan bir çıkarları

Dünyaya bakıp “ne küçük” derler,

Bir şeylerle yetinmezler acunda,

Para hesap eder gibi hesaplıyorlar

bizi,

Savaş da bu hesabın ucunda.

Ürkmeyin tutmuşlar diye suyun başını:

Korkunç oyunları, davranın, bitsin.

Söz konusu olan çocuğundur, ana:

Koru onu, dikil karşılarına,

Biz milyonlarca kişi

Savaşı yener miyiz?

Bunu sen bileceksin.

Bunu biz bilecek, biz seçeceğiz.

Bir de düşün “Yok!” dediğini:

Düşün ki savaş geçmişin malı

ve barış taşıyor gelecekten.

Çeviri : Attilâ TOKATLI

İstanbul’da Nazım Hikmet korkusu

Ayrıca, dün sabah baskınıyla Sarıgazi’deki evinden gözaltına alınarak tutuklanan Sedat Yiğit’in, tutuklanma gerekçeleri ortaya çıktı.

Yiğit’in daha önce yaptığı sosyal medya paylaşımları nedeniyle tutuklandığı öğrenildi. Gerekçe olarak gösterilen paylaşımlarda, İbrahim Kaypakkaya’nın fotoğrafları ve sözleri de bulunuyor.

Tutuklanmaya gerekçe gösterilen paylaşımlarda ayrıca Nazım Hikmet’in “Zafere dair” şiiri de gösterildi.

Yiğit’in Facebook’unda paylaştığı şiirin bir bölümü şöyle;

“Varılacak yere
kan içinde varılacaktır.
Ve zafer
artık hiçbir şeyi affetmeyecek kadar
tırnakla sökülüp
koparılacaktır…”

Kaynak: Sol, Gazete Yolculuk, Gazete Patika

Paylaşın