Gündem

ADDKİ: Güney Kürdistan‘a yapılan işgal ve imha saldırısı Kürt halkının iradesi karşısında yenilmeye mahkumdur!

Avrupa Devrimci Demokratik Komün İnisiyatifi Türkiye’nin Güney Kürdistan’a karşı başlatmış olduğu işgal hareketine karşı ‘Güney Kürdistan‘a yapılan işgal ve imha saldırısı Kürt halkının iradesi karşısında yenilmeye mahkumdur!’ başlıklı bir bildiri yayınladı.

Açıklamanın tam metni;

Güney Kürdistan‘a yapılan işgal ve imha saldırısı Kürt halkının iradesi karşısında yenilmeye mahkumdur!

Faşist rejim ülke içerisinde derin bir ekonomik ve siyasi kriz ile karşı karşıya. Son iki yıldır alarm veren en başta inşaat sektörü olmak üzere birçok sektör, son altı ay içerisinde deyim yerindeyse tam dibe vurdu. Zaten yüksek olan işsiz sayısına, son zamanlarda artan işten çıkarmalarla yeni işsizler eklendi ve işsizler ordusu tavan yaptı. İnsanlar elektrik, su, kira gibi temel giderlerini, birikmiş borçlarını karşılayamadığı için intiharı seçiyor. Korona pandemisi de mevcut bu tablonun üzerine tuz biber ekti. Ekonomik çıkmaz, faşist iktidar blokunu siyasi olarak da yönetememe krizine soktu. Zaten sorunlu bir faşist bileşim olan iktidar, yaşadığı bu basıncın etkisiyle kendi içerisinde de çatırdamaya başladı.
Uluslararası politikada da; Libya, Suriye, Kıbrıs, Ege ve S400 alımından dolayı NATO ile sorunlar gibi birçok alanda arka arkaya hezimetlerle yüz yüze.
Artık iktidarının ayakta kalması için, içeride Kürt halkının temsilcileri ve kurumları başta olmak üzere, işçi sınıfına, devrimci demokrat örgütlere, aydın ve ilerici güçlere, kısacası muhalif olarak gördüğü her kesime karşı çıplak faşist bir şiddet uygularken, dış politikada ise ekonomik ve siyasi tavizlerle bir Rusya’ya, bir Amerika’ya, AB’ne yaranma ve işbirlikçilik yapıyor. Akp+ Mhp, paronayak, şizofrenik bir ruh hali arasında gelgitler yaşamakta. Her şeyden ve herkesten korkar bir halde darbe kâbusları görüyor. Yaşadığı korkunun etkisiyle kontrolsüz bir şekilde saldırganlaştıkça saldırganlaşıyor.
İşte bu ortamda ve bu günlerde iktidarının ömrünü uzatmak için Akp+Mhp faşist iktidarı, her zaman yaptığı gibi, baş düşman ilan ettiği Kürt halkına, Kürt özgürlük hareketinin konumlandığı Şengal, Maxmur, Haftanin ve Metina alanlarını hedef alan azgınca bir işgal ve saldırı başlatmış bulunuyor. Faşist rejim de biliyor ki, bu ne ilk ne de son saldırı olacaktır. Gene çok iyi biliyor ki, bugüne kadar yaptığı, artık sayısını bile unuttuğu yüzlerce, binlerce saldırıya rağmen ne Kürt özgürlük hareketinin direnme iradesini, ne de Kürt halkının özgürlük talepli direnişini bastırabilir. Adını ister kartal pençesi, ister aslan yelesi, isterse en sonuncusuna verdikleri kaplan pençesi desinler, bu saldırılara hangi adı veririlerse versinler, dişi sökülmüş, pençesi kırılmış, kuyruğunu bacaklarına sıkıştırmış olarak geriye döneceklerdir. Bu defalarca ispatlanmış oldu. Faşist rejim hem içeride hem de dışarıda yaşadığı sorunları unutturmak istiyor. Bunun için durmadan yeni hayali zaferlere ihtiyacı var. Afrin, Fırat’ın doğusu, Fırat’ın batısı, en son Rojava’ya çok geniş cepheden gerçekleştirdiği işgal ve imha saldırılarının getirdiği sözde zaferlerin etkisi 24 saat sürmeden sönüyor. Bu savaşlarda esasen yenilgiler yaşandığı bir bir ortaya çıkıyor.
Güney Kürdistan her zaman sıkışan basıncın alınmasında rahatlatıcı bir kanal olarak el altında tutuluyor. Dünya emperyalist devletlerinin ve bölgedeki gerici güçlerin de düşman olarak gördüğü Kürt özgürlük hareketinin orada oluşu, Türk devletinin saldırılarına bu güçlerin de onay vermelerine veya göz yummalarına sebep oluyor. Son saldırıya dair sessizlik ve İran’ın da diğer taraftan saldırılara katılması, bu noktada emperyalistler ve bölge sömürgeci devletleri arasında bir uzlaşmanın olduğunu gösteriyor. Kara güçlerinin işgal harekâtına dahil edilmiş olması, bu saldırının Rojava’daki işgalin kalıcılaştırılması gibi bir hedefinin olduğunun da kanıtıdır.
Bütün bunlara bir de Güney Kürdistan bölge hükümetinin işbirlikçiliği de eklenince TC’nin işi daha da kolaylaşmış oluyor.
Ne yaparlarsa yapsınlar, Türkiye içinde de halkların artan yoksulluk, işsizlik ve baskı politikaları karşısında biriken öfkesinin patlamasının önüne geçemeyecekler. Her gün yaşanan İrili ufaklı yüzlerce işçi direnişi, yoksul kesimlerin protestoları, aydınların, gençlerin, kadınların hak hukuk adalet ve özgürlük talepli direnişlerini bastırmaları mümkün olmayacak.
En son HDP’nin Edirne ve Hakkari’den başlattığı yürüyüş bu sıkışmış, bastırılmış öfkeyi açığa çıkarma potansiyeli taşıdığı içindir ki, faşist iktidarın azgınca saldırılarına hedef oluyor.
ADDKİ olarak inanıyoruz ki, faşist rejimin bu saldırgan, katliamcı ve işgalci politikalarının geriletilmesi, faşist iktidarın yıkılması ancak ve ancak, halklarımızın bütün ezilen kesimlerinin ve işçi sınıfının ortaklaşarak bir karşı direniş ve mücadeleyi örgütlemesi ile mümkün olacaktır.
Bundan dolayıdır ki, çağrımız, dünyanın neresinde yaşıyor olursa olsun öncelikle Türkiyeli emekçilere, aydınlara, gençlere, kadınlara ve demokrasiden, barıştan yana olan insanlaradır. Bu saldırgan faşist rejime karşı sesimizi yükseltelim. Aynı şekilde, dünyanın ilerici, enternasyonalist, anti emperyalist ve dayanışmacı güçlerinedir çağrımız: Başta kendi devletlerinize karşı olmak üzere, dünya üzerinde yürütülen bütün sömürgeci savaşlardan sorumlu olan devletlere karşı sesinizi yükseltin. Türk devletinin, Kürt halkını soykırıma uğratma ve kazanımlarını yok etme saldırganlığını destekleyen ülkelerinizin silah tekellerini, hükümetlerini teşhir edici, caydırıcı eylem ve etkinliklerle Kürt halkı ile dayanışmanızı gösterin.
Gün, Ortadoğu’da Kürt halkı ve dostlarının inşa etmeye çalıştığı, katılımcı, demokratik toplumsal sistemin yaşatılması ve geliştirilmesi için dayanışmayı yükseltme günüdür. Sınırsız, sömürüsüz, barışçı ve özgür bir dünya isteyen bizlerin bu rüyasının gerçekleşmesi emperyalist, faşist rejimlerin yürüttüğü işgal ve imha savaşlarına karşı göstereceğimiz direniş ve kazanacağımız mevzilere bağlıdır.
Bu inanç ve azimle diyoruz ki, emperyalist saldırganlık kaybedecek, Kürt halkı kazanacaktır. Kürdistan’a sefer oldu ama zafer olmadı…

Yaşasın Enternasyonel Dayanışma
Biji Berxwedana Jiyane
Biji Kurdistan

Avrupa Devrimci Demokrat Komün İnisiyatifi (ADDKİ)

Paylaşın