Gündem

Cumartesi Anneleri: “Kaç yıl geçerse geçsin tüm kayıplarımız için adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz!”

Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılması talebiyle sürdürdükleri eylemlerinin 801’incisini gerçekleştiren Cumartesi Anneleri, 29 Temmuz 1981’de gözaltında kaybedilen ve 85 gün sonra cenazesi bulunan Süleyman Cihan’ın faillerinin yargılanmasını istedi. 

Aysel Ocak, bu haftaki basın metnini okudu. 31 yaşındaki 2 çocuk babası Süleyman Cihan’ın öğretmen olduğunu ve İstanbul’da yaşadığını belirten Ocak, Cihan’ın hakkında 12 Eylül Askeri Darbesi’nin ardından arama kararı çıkartıldığını, otobüsten indirilerek gözaltına alınan Süleyman Cihan’ın, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğünü söyledi.

Ocak, Cihan’ın kayıp hikayesini şöyle anlattı:

“Durumdan haberdar olan ailesi ve avukatları hemen, İstanbul Emniyeti ve Askeri Savcılık nezdinde girişimlerde bulundu. Ancak tüm girişimler sonuçsuz kaldı. Gözaltı kararını veren İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığı ve gözaltı işlemini gerçekleştiren İstanbul Emniyet Müdürlüğü, 23 kişinin ‘Emniyette işkencede gördüm’ diye tanıklık ettiği Süleyman Cihan’ın gözaltına alındığını reddetti. Ailesi, 85 gün süren ısrarlı arayışının sonunda O’nun ağır işkence görmüş bedenine “meçhul kişi” olarak defnedildiği Zindanarkası Mezarlığı’nda ulaştı. Bu sefer de gözaltını aylarca inkar eden İstanbul Emniyeti Mehmet Ağar ve İbrahim Şahin’in de imzası bulunan gerçek dışı bir belge düzenledi.

Belgede, Süleyman Cihan’ın 30 Temmuz 1981 tarihinde yer göstermeye götürüldüğü apartmanın 6. katından atlayarak intihar ettiği yazıldı. Gerçekte ise çok sayıda tanık beyanına göre Süleyman Cihan, gözaltında aylarca işkence gördü. Ayrıca cansız bedenini kapısı kırılarak girilen ve uzun zamandır kimsenin yaşamadığı bir evin penceresinden atılarak intihar görüntüsü yaratılmak istendi. Olaydan 21 yıl sonra Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, dosyadaki otopsi bulguları ve tıbbi verilerden hareketle bir rapor hazırladı. Raporda Cihan’ın ağır işkenceye maruz bırakıldığı ve apartmanın altıncı katından atılmadan önce öldürülmüş olduğu kayıt altına alındı.

2012 yılında Cihan Ailesi bu raporla birlikte dosyayı canlandırmak için Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Başvuruda, Süleyman Cihan’ın kaybedilmesinde sorumluluğu olan kişilerin isimlerini vererek haklarında şüpheli sıfatıyla kamu davası açılmasını talep edildi. Sürüncemede bırakılan dosya güvenilir kanıtlar ve tanıklar olduğu halde zamanaşımı devreye sokularak kapatıldı. Gözaltında kaybedilişinin 39. Yılında Süleyman Cihan dosyasında etkin bir soruşturma ve kovuşturma talebimizi tekrarlıyoruz. Süleyman Cihan’ın kaybedilmesi insanlığa karşı işlenmiş suçtur ve zaman aşımıza tabi tutulamaz. Kaç yıl geçerse geçsin Süleyman Cihan için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz! 102 haftadır hukuksuz bir biçimde bize kapatılan kayıplarımızla buluşma mekânımız olan Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.”

Paylaşın