Birleşik Devrimci Parti 5. Yıl kuruluş etkinliğini ‘Faşizme Karşı Umut Sosyalizmde!’ başlığı ile Kadıköy İl binasında gerçekleştirdi.
Etkinlikte Merkez Kadın Koordinasyonu, Devrimci Parti ve Gençliğin Devrimci Güçleri(Dev-Güç) üyeleri konuşma yaptı. Etkinlik programına saygı duruşu ve sloganların ardından devam edildi.

“Diz çökmeyenlerin partisi”
Birleşik Devrimci Parti adına konuşma yapan Burcugül Çubuk, Birleşik Devrimci Parti’nin 5. Yılının aynı zamanda Nazi faşizminin ezildiği gün ile aynı tarihte olduğunu ve bu açıdan faşizme yönelik verdikleri mücadelede tarihsel görevlerinin de olduğunu belirten Çubuk, amasız ve fakatsız sömürü düzenini yıkmayı hedeflediklerini, statükoya ve statükoculuğa karşı bu anlamda mücadele verdiklerini belirtti. Diz çökmeyenlerin partisi; umudun ve sosyalizmin yolunu, ‘umut sosyalizmde’ şiarı ile emek vererek ve bedel ödeyerek örmektedir diyen Çubuk, “göğü fethe çıkanları, hapishanelerdeki meşalelerimizi, Türkiye’nin, Ortadoğu’nun ve Dünya’nın dört bir tarafındaki ateş kuşlarını; Türkiye’nin metropollerinde, varoşlarında, kampüslerinde attığımız her adımda yanı başımızda, yüreğimizde taşıyoruz. Tüm emekçileri, kadınları, gençleri, LGBTİ+’ları devrimci zaferin yolunda yürüyen partimizin saflarına davet ediyoruz.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
“IŞİD çetelerine karşı bayrağı arşa taşıyan kadınlar inancımızın mihenk taşıdır”
Merkez Kadın Koordinasyonu’nu temsilen söz alan Esra Can, 5 yıldır tekil erkeklikten, erkek devlete kadar patriyarkal kapitalizme karşı sokakta, barikatta ve diğer tüm alanlarda cevap verme nihayetinde mücadele verdiklerini ifade eden Can, kadınlara ve LGBTİ+‘lara karşı tecavüzü meşrulaştıran ve katli vacip gören sisteme karşı yaşamda ve mücadele içerisinde özgün örgütlenmenin ısrarını savunduklarını söyledi. Bu ısrarın yansımasının ise ancak erkek egemenliğin koyduğu sınırların içinden çıkarak ve örgütlü mücadeleyle mümkün olacağının altını çizen Can, uzlaşmayı reddeden ve meşru militan kadın perspektifini ören bir tutum ile hareket ettiklerini belirtti. Dünyanın pek çok yerindeki kadın mücadelelerinin benzer olduğunu ve özellikle Rojava’daki kadının mücadelesine dikkat çeken Can, IŞİD çetelerine karşı mücadele bayrağını arşa taşıyan kadınların inancının, kadın pespektifleri açısından mihenk taşı olduğunu belirtti. Cemre, İdil, Zahide ve Aynur erkek egemenliğe ve erkek devlete karşı uzlaşmaz bir mücadelede verdiyse o inanç ve kararlıkla Türkiye ve Kürdistan’da kadın kurtuluş mücadelesini her alanda var edeceklerini söyleyen Can, “erkek-devletin tüm tahakkümlerine, ötekileştirmelerine, yok saymalarına karşı emeğimiz bedenimiz kimliğimiz bizimdir!” diyerek sözlerini noktaladı.

“Hegemonyanın yıkımı ancak devrimci politik özne ile mümkün”
Gençliğin Devrimci Güçleri(Dev-Güç) üyesi Başak Yeşilot, göğü fethe çıkanlara hitaben ölümsüzleri saygıyla anarak konuşmasına başladı. İlk taşı atandan bugüne gençliğin mücadelesinin aynı inanç ve kararlılıkla sürdüğünü söyleyerek konuşmasına devam eden Yeşilot, mevcut kriz dönemini emperyalist-kapitalistlerin sömürü düzenine bağlayarak hegemonyanın yıkımının ancak devrimci politik özne ile mümkün olacağını belirtti. Faşizmin kurumsallaşması ile gençlik üzerinde baskının her geçen gün arttığını, gençliğin devrimci öznelerinin savunmaya kenetlenip politik hegemonyasını koruyamadığı somut durumda Dev-Güç olarak, sistemin sınırlı alanlarına hapsolmayı reddeden, sınırsızlığı esas alan bir hatta konumlandıklarını söyledi. Yeşilot, gençliğin taleplerini siyasal taleplerle birleştirip militan-meşru bir hattı sokakta örgütlemeyi ve aynı zamanda devrimci zorun örgütlenmesi ile birlikte yeni alan-hakların kazanılmasını hedeflediklerini ifade eden Yeşilot, “Tarihten aldığımız varlığımız, örgütlülüğümüzden aldığımız gücümüzle bir kez daha söylüyoruz ki: Gün Yeni Kuşakların Gücüdür, Zafer Yakında, Yaşasın Partimiz Devrimci Parti!” dedi.