Erdoğan’ın ‘dindar nesil’ adı altında kendi neslini yaratma çabaları devam ediyor. Erdoğan’ın ailesinin yönetici olduğu vakıflara ayrılan para, devlet okullarına ayrılan parayı katladı.
Eğitim bütçesinden Maarif Vakfı’na 2023 için 3,5 milyar TL kaynak aktarımı öngörülürken, öğrenci başında düşen para 69,9 bin TL oldu. MEB’e bağlı okullarda ise bu tutar 23,9 bin TL’de kaldı.
Kuruluş yasasında yer almasına karşın yönetiminde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) temsilcisinin bulunmadığı Türkiye Maarif Vakfı’na 2023’de aktarılması öngörülen kaynak, çarpıcı bir detayı gün yüzüne çıkardı. Vakfın okullarında öğrenim gören öğrenci başına düşen para, Türkiye’deki devlet okullarında öğrenim gören öğrenciler için ayrılan tutarı 3’e katladı.
440 OKULA ULAŞTI
BirGün’den Mustafa Bildircin’in haberine göre “FETÖ”ye ait yurt dışındaki okulları devralmak amacıyla kurulan Maarif Vakfı, bu yıl itibarıyla 51 ülkede 440 okula ulaştı. Maarif Vakfı idaresindeki okullarda öğrenim gören öğrenci sayısı ise 50 bin ile ifade edildi.
AKTARILAN PARA YILLAR İÇİNDE ARTTI
Eğitim bütçesinden 2019’da 422,5 milyon TL, 2020’de 684 milyon TL, 2021’de 1,7 milyar TL, 2022’de 1,3 milyar TL para aktarılan Maarif Vakfı’na önümüzdeki yıl için de 3,5 milyar TL para aktarımı öngörüldü. Vakfın ödeneğindeki rekor artış, “okul sayısındaki artış ve dövizdeki dalgalanmaya” bağlanırken öğrenci sayıları itibarıyla vakıf, bütçesi ile MEB’i geride bıraktı.
Vakıfta bir öğrencinin maliyeti 69 bin 997 TL olarak hesaplanırken bu hesap MEB’de oldukça düşük gerçekleşti. Türkiye’de devlet okullarında öğrenim gören 17 milyon 577 bin 338 öğrenci üzerinden yapılan hesaba göre, MEB bütçesinden öğrenci başına yalnızca 23 bin 980 TL düştü.
‘KAYNAK KULLANIMI’ KRİZİ
MEB Yurt Dışı Eğitim Genel Müdürlüğü, faaliyet raporlarında Maarif Vakfı ile aynı alanlarda çalışmaktan yakındı. MEB, vakfın kaynakların etkin kullanımına engel olduğunu bildirdi. Müdürlüğün faaliyet raporunda yer alan, “Zayıflıklar” bölümüne düşülen notta, “Türkiye Maarif Vakfı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) gibi kuruluşlar özellikle yurt dışında Genel Müdürlüğümüzle mükerrer sahalarda bulunmaktadır. Söz konusu kurum ve kuruluşlarla iletişimin artırılıp farklı sahalara yönlendirme yapılarak devletin kaynakları daha etkili ve verimli kullanılmalıdır” ifadeleri yer aldı.
