Arjantin’in faşist Devlet Başkanı Javier Milei hükümetinden yetkililerinin açıklamalarına göre, kadın katliamları Arjantin ceza kanunundan çıkarılacak. Adalet Bakanı Mariano Cúneo Libarona, hükümetin “kadın cinayeti figürünü Arjantin ceza kanunundan çıkaracağını” söylerken ve feminizmin “eşitlik kavramının çarpıtılması” olduğunu ifade etti.
Libarona açıklamasında, “Bu yönetim, ulusal anayasamızda yer alan kanun önünde eşitliği savunmaktadır. Hiçbir hayat bir diğerinden daha değerli değildir” dedi. Kadın cinayetleri -toplumsal cinsiyet şiddeti bağlamında bir erkeğin bir kadını öldürmesi – 2012 yılında cinayetlerin ağırlaştırıcı bir faktörü olarak Arjantin ceza kanununa eklenmişti ve ömür boyu hapis cezası ile cezalandırılmaktaydı.
Arjantin Adalet Bakanının bu açıklaması, faşist Milei’nin Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nda dünyanın efendilerinin önünde kadın cinayeti kavramını kınamasından kısa bir süre sonra geldi. Faşist Milei Davos’ta efendilerinin karşısında konuşurken, “Kanun önünde eşitlik batıda zaten var. Geri kalan her şey sadece ayrıcalık peşinde koşmaktır. Öyle bir noktaya geldik ki, sözde medeni birçok ülkede bir kadın öldürüldüğünde buna kadın cinayeti deniyor. Ve bu, sadece kurbanın cinsiyetine dayanarak bir erkeği öldürmenizden daha ciddi bir ceza gerektiriyor, yasal olarak bir kadının hayatının bir erkeğinkinden daha değerli olmasını sağlıyor.” demişti.
Arjantin’de Kadın Cinayetleri Gözlemevi tarafından hazırlanan bir rapora göre, geçen yıl 1 Ocak ile 31 Aralık tarihleri arasında 295 kadın cinayeti kaydedildi. Af Örgütü Arjantin İcra Direktörü Mariela Belski, kadına yönelik şiddetin “devlet tarafından anlaşılmamasının derin endişe verici olduğunu” söyledi. Belski, küresel olarak erkek cinayetlerinin kadın cinayetlerinden daha fazla olmasına rağmen, kadınlar ve kız çocukları için en tehlikeli yerin ev olduğunu söyledi. Onun verdiği bilgilere göre, erkeklerin %12’sine kıyasla kadınların %60’ı eşleri ya da aile üyeleri tarafından öldürülmektedir. Belski, “Kadın cinayetlerinin yasal bir kategori olmaktan çıkarılması, kadınlar ve kız çocukları için daha büyük bir tehlike oluşturacaktır” dedi.
Arjantin’in yakın geçmişinde güçlü bir kadın seferberliği yaşanmıştı. 2015 yılında kadın cinayetlerine karşı düzenlenen yürüyüş dalgası Peru, Uruguay, İtalya ve Almanya’da da benzer protestolara yol açarken, ülkenin Yeşil Dalga hareketi 2020 yılında güvenli kürtaj haklarının güvence altına alınmasında etkili oldu. Arjantin ayrıca 1991 yılında kadınlar için parlamento kota sistemini uygulayan ilk Latin Amerika ülkesi oldu. Ancak bu ilerlemeler ülkedeki sağ güçleri son derece rahatsız etti. Milei seçim kampanyasında bu ilerlemeleri hedef alan bir politik söylem geliştirmişti. Milei 2022’de yaptığı bir konuşmada, “Penisim olduğu için özür dilemeyeceğim” demişti.
Milei’nin iktidar günlerinde ilk yaptığı işlerden birisi, kadın bakanlığını ortadan kaldırmak oldu ve daha sonra toplumsal cinsiyet şiddetine karşı koruma müsteşarlığını feshetti. Toplumsal cinsiyet şiddeti mağdurlarına destek sağlayan programlarda büyük kesintiler uyguladı ve Davos’ta yaptığı konuşmada, “kanlı ve ölümcül kürtaj gündemine” saldırdı. Kasım ayında Arjantin, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi ve ortadan kaldırılmasına yönelik BM genel kurul kararına karşı oy kullanan tek ülke oldu. Arjantin’in feminist örgütlerinden Mujeres x Mujeres’in başkanı Soledad Deza yaptığı açıklamada, “Bu hükümetin seçim kampanyasında vaat ettiği ve her geçen gün derinleşen kadın düşmanlığından daha fazlası” dedi.
Milei hükümeti ayrıca cinsel azınlıklar için iş kotaları, seçim listelerinde cinsiyet eşitliği ve ikili olmayan kimlik belgeleri de dahil olmak üzere mevzuatı yürürlükten kaldırmak için çalışıyor. Yönetim ayrıca kamu çalışanlarına toplumsal cinsiyet konularında zorunlu eğitim verilmesini öngören Micaela Yasası’nı da yürürlükten kaldırmayı hedefliyor.
Faşist Milei emekçi halk sınıflarına ve kadınlara yönelik saldırılarında sınır tanımayacağını bir yıl içinde gösterdi. Faşist hükümetin uyguladığı “kemer sıkma” politikaları nedeniyle milyonlarca Arjantinli emekçi yoksulluk sınırının altına düştü. Kadınlara yönelik saldırganlık hükümet politikalarıyla yeni boyutlar kazandı. “Kemer sıkma” politikalarına karşı bir araya gelen sendika ve demokratik kitle örgütlerinin oluşturduğu birlik önümüzdeki günlerde büyük kitle gösterileri için hazırlıklar yapıyor.
Haberi Yapan: Sinan Ergün
