Emperyalist Amerika’nın yönetim aygıtını dolduran bu alçaklar, yeni bir dünyanın ancak emekçiler eliyle kurulabileceğinin en güçlü göstergesidir.
Amerikan siyaseti temel tarafların el yükseltme hamleleriyle sertleşirken, ortaya saçılan bilgiler Amerikan yönetici seçkinlerinin yaşadığı çürümenin boyutlarını gözler önüne seriyor. Trump karşıtı cephe Jeffrey Epstein dosyalarının açılması ve Trump’la olan ilişkisinin aydınlatılmasını istiyor. Dosyaların açılması talebinden rahatsızlık duyan Trump, bu operasyonun arkasında eski ABD Başkanı Barack Obama’nın bulunduğunu iddia etti. Rusya’nın ABD’deki 2016 başkanlık seçimine Trump lehine müdahale ettiğine dair soruşturma hakkında konuşan Trump, “Soruşturma grubu, Obama’nın ve en üst düzeyde seçim yolsuzluğu yaptıkları açıkça ortaya çıkan ‘haydutların’ yargılanması gerektiği konusunda harika bir iş çıkardı.” dedi. Trump üzerindeki baskıya karşı masaya “haydutların” yargılanması kartını koydu.
Amerika’da siyasi gündemin başına yerleşen Jeffrey Epstein kimdir? Jeffrey Epstein Amerikan yönetici seçkinlerinin önemli bir kısmıyla yakın ilişkiler kurmuş bir finans spekülatörüydü. Milyarlarca dolarlık serveti, özel uçakları, özel adasıyla biliniyordu. ABD Başkanı Bill Clinton’dan Donald Trump’a Bill Gates’ten tanınmış sanatçı ve bilim insanlarına sofrası şöhretlerle doluydu. 12 Ağustos 2019’da New York Times gazetesine yazan James B. Stewart şunları dile getirmişti: “Neredeyse tam bir yıl önce, 16 Ağustos 2018’de Jeffrey Epstein’ı Manhattan’daki mağara gibi malikanesinde ziyaret ettim. Yaklaşık 90 dakika süren sohbetimizden edindiğim en önemli izlenim, Bay Epstein’ın şaşırtıcı sayıda zengin, ünlü ve güçlü insanı tanıdığı ve bunu kanıtlayacak fotoğraflara sahip olduğuydu. Ayrıca bu kişiler hakkında, sözde cinsel eğilimleri ve eğlence amaçlı uyuşturucu kullanımlarına ilişkin ayrıntılar da dahil olmak üzere, bazıları potansiyel olarak zarar verici veya utanç verici pek çok şey bildiğini iddia etti.”
James B. Stewart Epstein’ın kendisine Bill Clinton’la, Woody Allen’la, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman’la çekilmiş samimi fotoğraflarını gösterdiğini belirtiyor. Bu görüşmelerinin ardından Epstein Stewart’ı aramış ve Woodya Allen’la bir akşam yemeği yiyeceklerini kendisinin de katılabileceğini söylemiş. Bir sonraki aramasında, Donald Trump’ın seçim kampanyasını yöneten ve başkan seçildiğinde Trump’ın baş danışmanı olan Steve Bannon’la yemek yiyeceklerini isterse kendisinin de katılabileceğini söylemiş. Stewart bunları neden yazmıştı? Stewart’ın bu yazısından iki gün önce Epstein’ın tutuklu bulunduğu hapishanede intihar ettiği açıklanmıştı. Stewart’ın yazısında şu ifadeler de yer alıyordu: “Bay Epstein’ın intiharını duyduğumda aklıma gelen ilk düşüncelerden biri, birçok tanınmış erkeğin ve en azından birkaç kadının, Bay Epstein’ın bildiği her ne varsa, onu da beraberinde götürdüğü için rahat bir nefes alıyor olması gerektiğiydi.”
Steve Bannon Amerika’daki faşist hareketin önde gelen isimlerinden. Trump’ın ilk döneminde Beyaz Saray’da en önemli koltuklardan birine oturtuldu ancak çok geçmeden Trump’la anlaşmazlıklar yaşadı ve görevden alındı. Faşist bir yayın grubunun başında. 2021 yılında Bannon’un yapımcılığını üstlendiği, “Canavarlar: Epstein’ın Küresel Elit Arasındaki Hayatı” isimli belgesel filmin tanıtım fragmanı yayınlandı. Fragmanda Epstein’la yapılan söyleşilerden kesitler yer alıyordu ancak dört yıldır film yayınlanmadı. Bannon 13 Temmuz’da yaptığı bir konuşmada, “Epstein sadece bireyleri değil, aynı zamanda kurumları, istihbarat kurumlarını, yabancı hükümetleri ve istihbarat teşkilatımızda ve hükümetimizde onunla birlikte çalışan kişileri de kapsayan birçok şeyin kilidini açan bir anahtar.” dedi. Amerika’da çok izlenen televizyon programları yapan Tucker Carlson, son günlerde sürekli olarak Epstein’ın İsrail için çalıştığını söylüyor. Ona göre, “Washington’da herkes böyle düşünüyor. Hiç kimse İsrail’den nefret etmiyor.” Carlson “itibasız finansör” dediği Epstein’ın “şantaj operasyonları” yürütmüş olabileceğine dikkat çekiyor. Carlson, “Gerçek soru şu, bunu neden yapıyordu, kimin için yapıyordu ve para nereden geliyordu?” diyor.
2005 yılında Florida’da bir aile polise 14 yaşındaki kızlarının Epstein tarafından cinsel istismara uğratıldığı şikayetinde bulundu. Bu Epstein hakkında açılan ilk soruşturma oldu. Soruşturma sonucunda Epstein’ın 36 küçük yaşta kıza cinsel istismarda bulunduğu saptandı. Epstein suçunu kabul etti. Bir anlaşma sonucunda 13 aylık tutukluluktan sonra serbest kaldı. 6 Temmuz 2019’da tekrar tutuklandı ve hapishanede hücresinde ölü bulundu. Ghislaine Maxwell Epstein’ın eski sevgilisiydi ve Epstein’ın suçlarına ortak olduğu için 20 yıl hapis cezası aldı. Halen ABD’de hapishanede bulunuyor. Maxwell’in babası Robert Maxwell Çekoslovakya’dan İngiltere’ye göç etmiş, İngiltere’de büyük bir medya imparatorluğu kurmuş ve ismi Siyonist lobiyle özdeşleşmiş bir isimdi. 1991 yılında Atlantik Okyanusu’nda teknesinde ölü bulundu. Ölümüyle ilgili çeşitli iddialar ortaya atıldı. Kudüs’te devlet töreniyle gömüldü.
Eski İsrail Başbakanı Ehud Barak’ın Epstein’ın adasının müdavimlerinden olduğu birçok tanıklıkla ortaya konuldu. Steve Bannon’a göre, Epstein 2018 yılında “itibarını kurtarmak amacıyla” çeşitli girişimlerde bulunuyordu. Bir İngiliz halkla ilişkiler şirketiyle aylık 3 milyon dolar tutarında bir anlaşma yapmıştı. “İtibarımı nasıl kurtarırım” toplantılarının birine Ehud Barak’ın da katıldığını söyleyen Bannon, kendisinin bu hizmet karşılığında Epstein’dan para alıp almadığı hakkında konuşmuyor. İsrail’in Haaretz gazetesi 2015 yılında, başında eski başbakan Ehud Barak’ın bulunduğu bir İsrail şirketine Epstein’ın yatırım yapmaya başladığını haberleştirdi. Şirket İsrail savunma sanayisiyle bağlantılı faaliyetler yürütüyordu. Haaretz’in verdiği bilgilere göre, Epstein’ın İsrail savunma sanayisiyle ilişkisi yeni değildi. 2008 yılında İsrail’de askeri tesisleri ziyaret etmiş, savunma sanayisinde görev yapan yöneticiler ve bilim insanlarının bulunduğu toplantılara katılmıştı. Epstein’ın 2019’da tutuklanmasının ardından bir açıklama yapan Ehud Barak, Epstein’la finansal ilişkilerini kesmeyi düşündüğünü söyledi. Barak’ın açıklamasını haberleştiren Haaretz gazetesi, Epstein’ın daha önce de benzer suçlamalar nedeniyle ceza aldığını ve hapis yattığını ancak Barak’ın ilişkisini sürdürdüğüne dikkat çekti.
Jeffrey Epstein’ın ünlü adasında yıllık bilim toplantıları da düzenleniyormuş. Ödüllü tanınmış bilim insanları adada düzenlenen bilim toplantılarında Epstein’la geliştirdikleri bilimsel düşünceleri tartışıyormuş. Ne ala değil mi? Anlı şanlı bilim insanları geliştirdikleri bilimsel teorileri tartışmak için bula bula Epstein’ı bulmuş. Bu bilimsel toplantılara katılan bazı isimlerin söylediğine göre, “Epstein bilim insanlarını aşağılamaktan haz duyuyormuş.” Amerika’da siyasi kampların ellerindeki kozları düşmanlarına karşı kullanmaya başlaması, çürümenin boyutlarının daha net görülmesine olanak sağlıyor.
Trump tarafından Amerikan istihbarat örgütlerinin en tepesine yerleştirilen eski Demokrat Parti üyesi Tulsi Gabbard, Trump’a karşı Amerikan istihbarat örgütü yöneticileri ve Demokrat Partililer tarafından hazırlanan komployla ilgili soruşturma sonucuna ilişkin açıklamasında, “Hükümetimizin en üst düzeyindeki yetkililer tarafından işlenen ihanet komplosuna dahil olan herkesin yasanın izin verdiği en geniş kapsamda soruşturulması ve yargılanması gerektiğini” bildirerek doğrudan eski başkan Obama’ya işaret etti. Gabbard’ın iddiasına göre, Obama başkanlığının son günlerinde, istihbarat örgütü yöneticilerinden “yeni seçilen başkana yönelik manipüle edilmiş istihbarat kaynaklarından bir saatli bomba düzeneği kurmalarını” istemiş. O günlerde ortaya atılan sayısız “seçimlere Rusya müdahalesi” öyküleri anımsandığında bu düzeneğin kurulduğunu kavramak hiç zor değil. O günlerde, bu konuda yazdığım geniş bir yazıya bu kaynaktan ulaşılabilir.1
Trump, Epstein’la 15 yıl yakın arkadaşlık yaptığını gizlemiyor. 2004 yılında yanlış davranışlarından dolayı ilişkisini kestiğini söylüyor. Asıl eski başkan Bill Clinton’ın Epstein’ın adasıyla olan ilişkisinin araştırılması gerektiğini belirtiyor. Her durumda ortaya çıkan tablo ABD yönetici seçkinlerinin çürümesinin boyutlarını gözler önüne seriyor. Emperyalist Amerika’nın yönetim aygıtını dolduran bu alçaklar, yeni bir dünyanın ancak emekçiler eliyle kurulabileceğinin en güçlü göstergesidir. Liberal basın, üzülerek ortaya çıkan bilgilerin komplo teoricilerinin ekmeğine yağ sürmekte olduğunu belirtiyor. Oysa kapitalizmin yaşadığı çürüme komplo teoricilerine beslenecekleri çok verimli bir arazi sunuyor.
Dipnot;
- https://sendika.org/2016/12/yeni-soguk-savas-basladi-mi-cenk-agcabay-393867 ↩︎
