Geçtiğimiz ay TÜSİAD, geniş katılımlı bir toplantıda sunduğu “Yeni Bir Anlayışla Geleceği İnşa” raporuyla muhalefetin eline bir ekonomik program verdi [1]. Çarşamba günü ise Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı çok sert açıklamalarla devlet ve sermaye içindeki mücadelenin öteki tarafına her alanda alenen savaş açtığının ve mücadelesini götürebildiği yere kadar götüreceğinin [Devamını Oku…]
Umut Yazıları
‘Kasım Atılımı’nın açtığı yolda yürüyüş sürüyor – Mehmet Yılmaz Kaya
Kasım Atılımı, devrimci siyasetin tarihsel gelişimi içerisinde niteliksel bir sıçrama pratiğidir. Bu tarihsel gelişmenin önemi ve komünarlar açısından taşıdığı anlam geride bıraktığımız her günde biraz daha kendini hissettirmektedir. Türkiye Devrimci Hareketi’nde uzun mücadele geleneği olan bir yapı içerisinden çıkarak bir devrimci odak oluşturan Kasım Atılımı öncüleri, adeta yeni koşullara göre [Devamını Oku…]
Sosyalist strateji tartışmaları ve birleşik devrimden kaçış – İsmail Güldere/Hasan Gezgin
Kaptanın seyir defteri batmak üzere olan geminin son tekmillerini yazıyor. Her kesim tarafından okunması güç olmayan Türkiye’de siyasal iktidarın çözülüşü ve çöküşü süreci alternatif iktidar odaklarında bir hareketlenmeyi, yenilenmeyi ve tartışmayı beraberinde getiriyor. AKP-MHP faşizminin başta Kürt Özgürlük Hareketi ve devrimciler olmak üzere başlattığı çöktürme ve faşizmi kurumsallaştırma planı stratejisi [Devamını Oku…]
Mülteci Kadın+ Hikayeleri: Kirpiğin yere düşmesin… – Şen Süer
Bürodan içeriye girerken gözlerini başörtüsüne siliyordu. Yanında biri dört, biri iki yaşında iki çocuk… Büyük olan oğlan hemen koştu, bacaklarıma sarıldı, başladı hiç durmadan konuşmaya. Sürekli gülüyor, dikkatleri hep üzerine toplamak istiyordu. Sabah Sosyal Bakanlık’tan aramışlar, çalıştığım mülteci kampına bekâr bir anneyi acilen göndereceklerini söylemişlerdi, apar topar aldık Beyda’yı. Asıl [Devamını Oku…]
Erdoğan’ın kimyasal savaşı – İsmail Güldere
Herkes bilir ki normal yasalara tabi olmasa da savaşın bir hukuku, bir yürütülüş biçimi oluyor. Savaş alanında düşman da olsa zekâsı, kendi gücü ve iradesi ile kazanabiliyorsa saygı duyuluyor, takdir ediliyor. Savaşın hukuku işte böyle işliyor. Düşman hukukunun, savaş felsefesinin bir parçası bu oluyor. Ancak bugün savaşların değişen biçimi ve [Devamını Oku…]
