Komün Dergisi, Avrupa Devrimci Demokratik Komün İnisiyatifi (ADDKİ)’nin üç aylık , çok dilli yayın organı olarak Ağustos ayında okurlarıyla buluştu.
Komün Dergisi editöryası dergiyi şu sözlerle tanıttı;
ADDKİ, proletarya ve ezilen halklarin birlik ,dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayis 2020´de kuruldu.
Avrupa’da hem niteliksel hem de niceliksel olarak var olan onlarca Türkiye ve Kürdistanlı oluşumun yanında yeni bir yapının kuruluşunu, uçsuz bucaksız mücadele hayatına naçizane bir damla, yanan ormanı söndürmek icin su taşıyan karınca olarak değerlendirmek gerekir.
ADDKİ’nin kuruluşunu 1 Mayıs’ta ilan etmesini , yayın organı olarak ismini Komün seçmesini ve ilk sayısını Küba Devrimi’nin başlangıcı sayılan Moncada baskının yıldönümü olan 26 Temmuz’a denk getirmesini de yönünü gösteren bir adım olarak anlamak yanlış olmaz.
Dergi, çıkış yazısında amacını net olarak vurgular :
“Komün, ADDKİ’nin sesidir ve kendini en açık şekilde topluma anlattığı araç olarak çıkıyor. Emperyalist kapitalist sistemin yaşadığı ekonomik krizle birlikte siyasi krizin derinleşmesi, ülkemiz insanına ve Avrupa’da yaşayan yurttaşlarımıza da derinden yansımakta, halkların düzenle olan çelişkileri artmaktadır. Tüm bu çelişkileri çözme gücüne sahip olması gereken devrimci güçlerin mevcut tıkanıklığı halkların çözüm iradesine duyduğu ihtiyaçla tezat oluşturmaktadır. Devrimci güçlerin bu durumu aşması için hata ve zaaflarından arınması, kendini M-L anlayışla örgütleyerek devrimci insan ve devrimci ahlakı hedeflemesi gerekmektedir. Aksi halde karşımıza farklı arayışlar, savrulmalar çıkacak, sivil toplumcu, post-modern örgütlenmeler olarak varlıklarını devam ettireceklerdir. Avrupa’da yaşayan, her anımızda ülkemizi özleyen, yaşamında kıble olarak gören bireyler olarak ülkedeki gelişmeleri Komün perspektifi ile irdelemek, yorumlamak ve yaşadığımız Avrupa coğrafyasında emperyalist çelişkilere karşı ortak bir mücadele kültürünü yaratmak yayınımızın temel amacıdır” .
Her sayısında bir konuyu dosya olarak ele almayı hedefleyen Komün Dergisi, Amerika’daki siyah isyandan yola çıkarak ilk sayını “ırkçılık” olarak seçti. Genel değerlendirme yazısını Cenk Ağcabay’ın “Irkçılık: Tarih ve Bugün”; Ferda Çetin’in “Türkiye’de Irkçılık”; Ayşe Baran’ın “Rita” adlı Almanya’da öldürülen bir mülteci kadını konu alan yazısı; Enver Enli’nin II. Paylaşım Savaş’ında Yahudilere karşı işlenen savaş suçlarını ve yağmayı ele alan “Bir Sabır, İnat ve Umut Öyküsü: AKJM” takip etti.. Bu yazılardan Rita, Almanca olarak da yayınlandı.
Dergi sayfalarında ayrıca Baran Bozkurt’un Sivas Katliamını ele aldığı “Dumanın Göğe, Boynun Öne” yazısı, kadın kırımının tahammül edilmez bir noktaya vardığı günümüzde kadın dayanışması ve patriyarkal kapitalizme karşı mücadeleye vurgu yapan ve Almancaya da çevrilen “Kadınlar Birlikte Güçlü” yazısı, koronayla ilgili Alman sağının tutumunu irdeleyen ve hem Almanca hem Türkçe yayınlanan Anselm Schindler’in “Sahte İsyancılar”ı, Semra Uzunok’un korona önlemlerini esprili bir dille yazdığı “Maskeli Balo” ve Moncada Saldırısı’nın ele alındığı iki yazı; Cevat Yoldaş’ın “1,2,3… Daha Fazla Moncada!” ile Tricontinental editörü Vijay Prashad ile yapılan söyleşi “Moncada: Küba Devriminin Başlangıç Noktası” (İngilizce orijinali de birlikte ) okunabilir.
Her sayısında Avrupa’da bir örgütü tanıtmayı amaçlayan Komün, ilk sayısında denizde hayati tehlikeyle karşı karşıya kalan mültecileri kurtarmasıyla ünlenen SEEBRÜCKE’yi konu aldı.
Yine her sayısında tarihten bir kadını da tanıtmayı öngören dergi, iç arka kapağını,bu dosyanın konusuna uygun olarak Küba’da köle isyanını ateşleyen kadın lider Carlota’ya ayırdi.
Dergi, “Çıkarken” yazısını “Komün dergimizin mütevazi adımlarının yanında omuzdaşımız, kutlu kavgamızda yoldaşımız olmanız umuduyla hoş geldiniz” diye bitiriyor ve okurlarını dergi sayfalarına katkıda bulunmaya, okumaya ve okutmaya çağırıyor.
