Sırpça yayın yapan Novosti Haber Portalı’nda Zlatko Janković tarafından kaleme alınan makalede Sırbistan’da 3 yıldır tutsak edilen ve 100 günü aşkın süredir açlık grevi direnişini sürdüren Türkiyeli enternasyonalist devrimci Ecevit Piroğlu’nun durumu anlatıldı.
“Mücadeleye adanmış beden ve ruh. Sırbistan’daki yasadışı tutukluluğunun üçüncü yıldönümüne yaklaşan Kürt komünist Ecevit Piroğlu, hayatı tehlikede olmasına rağmen açlık grevinden vazgeçmiyor. Milletvekillerinin hastaneye yatırılma talebi reddedildi ve halka direnişinde kararlı olduğunu belirten bir mesaj gönderdi”
“Mart ayının ortalarında, Türk vatandaşı Ecevit Piroğlu’nun tutukluluğunun hiçbir yasal dayanağı olmamasına rağmen yıllardır Sırbistan’da cezaevlerinde uğradığı zulmü yazmıştık. Piroğlu, İslam Devleti’ne (IŞİD) karşı silahlı ayaklanmalara katılan Alevi bir Kürt. Bu nedenle, birçok insan ve Türk devrimcileri gibi, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan rejimi tarafından hedef alındı. Bir NATO üyesi olarak Türkiye, bölgedeki İslamcı terörizme karşı tüm savaşçıları acımasızca bastırıyor, çünkü yıllardır bilindiği gibi, IŞİD’in kendisi NATO’nun bölgedeki en istikrarlı ABD müttefikleri olan Türkiye ve İsrail ile hiçbir zaman savaşa girmedi.”
“Ecevit Piroğlu, Rojava’da son derece başarılı bir mücadele döneminin ardından 2021 yazında Avrupa’ya gitti, ancak Belgrad havaalanında tutuklandı. Tutuklama, bir Interpol emri uyarınca yapıldı ve kısa süre sonra Türk,ye’den iade talebi geldi. Türkiye’deki cezaevi sistemi hakkında daha önceki bir incelemede davasıyla ilgili yazmıştık, ancak deneyimsiz olanlar için, siyasi olarak aktif bir solcunun, özellikle de Kürtlerin Türkiye’ye iade edilmesinin aşamalı bir süreç, işkence ve uzun süreli bir hapis veya ölüm anlamına geldiğini tekrarlamakta fayda var.”
“Bir grup Belgradlı aktivist yasal savunmasını organize etti ve Piroğlu 132 gün boyunca açlık grevi yaptı ve 47 kiloya düştü. Ölümün eşiğindeydi ama hayatta kaldı. Geçen yıl, hapis cezasının neredeyse ikinci yıldönümünde, bir Sırp mahkemesi, Türkiye’nin iade talebini, Türkiye ve AB’nin terörist olarak kabul ettiği örgütlerin üyesi olduğuna dair yeterli kanıt olmadığı gerekçesiyle reddetti. Aynı zamanda, sahte bir belgeye sahip olduğu iddiasıyla yeni bir davada bir yıl hapis cezasına çarptırıldı ve cezasını çektikten sonra, onu her ne pahasına olursa olsun özgürlüğünden mahrum bırakmaya karar veren yeni bir sistem manevrası izledi.”
“Sırbistan İçişleri Bakanlığı tuhaf bir şekilde birbiriyle çelişen iki karar aldı. Birincisine göre, Sırbistan topraklarını “derhal zamanında” terk etmesi emredildi, çünkü “suç önleme ve kamu güvenliği korumasının iyileştirilmesi” yöntemlerine uygun olarak riskli bir kişi olarak değerlendirildiği iddia edildi. Piroğlu kesinlikle Sırbistan’dan ayrılmak istedi, ancak aynı zamanda yeniden Piroğlu’nu gözaltına alınması emredildi. Padinska skela’daki yabancılar için kabul merkezi, yani göçmenler için esir kampına alındı. Yargı ıstırabı böylece anlaşılmaz bir şekilde ironik hale geldi. Sırbistan devleti onu yeniden kendi topraklarında bir hücreye koydu ve mümkün olan en kısa sürede aynı bölgeyi terk etmesini emretti. Bir kez daha, bunun bir iade davasında beraat ettikten ve bir yıl haksız yere hapis cezasına çarptırıldıktan sonra yapıldığını tekrarlamakta fayda var.”
“Kağıt üzerinde tamamen masum ve özgür bir adam olmasına rağmen, gerçekte geçen ay Padinska skela’daki esaret kararı uzatıldı. Padinska skela’da hapsedilmesine yönelik her iki karara karşı avukatı, ilki Ocak’ta, ikincisi Nisan’da olmak üzere İdare Mahkemesi önünde idari bir dava başlattı. Yasaya göre, mahkemenin 15 gün içinde karar vermesi gerekiyordu, ancak bugüne kadar herhangi bir karar vermedi.
“Sırp makamları kendilerini sessiz ve görünüşe göre Ecevit Piroğlu’nun hapiste çürümesi yönünde siyasi bir karar almışlar. Bu, büyük olasılıkla Türkiye’den gelen baskının ya da devrimcilere yasadışı işkencenin Erdoğan’a karşı bir hizmet olduğu bir tür siyasi ticaretin sonucudur. Uluslararası Af Örgütü, Piroğlu’nun davasıyla ilgili açıklama istedi ancak Sırbistan’dan herhangi bir tepki gelmedi.”
” Almanya Federal Meclis milletvekillerinin girişimiyle Sırbistan’ın Almanya büyükelçisinin Adalet Bakanlığı ile temasa geçtiğini ve Piroğlu’nun hangi temelde gözaltına alındığını sorduğunu, Sırbistan Adalet Bakanlığı’nın ise iade işlemlerinin hala devam ettiğini söyledi.”
“Ecevit Piroğlu, yasadışı bir şekilde kaçırılıp hapse atıldığından beri, 100 günü aian yeni bir açlık grevine başladı. Şu anda 49 kilogram ve esaretin sonuçları olarak hayati risk altında olduğu görülüyor. Açlık grevini değerlendiren doktorlar, 50 kilogram vücut ağırlığının altında, vücudun çalışabilmesi için kendi kendini yemeye başladığını ve kalp krizi riskinin yüksek olduğunu söylüyor. Kısacası ölüyor, Milletvekillerinin onu hastaneye yatırılması ve hekimler nezaretinde olması talebi reddedildi ve kendisi bugünlerde onlar aracılığıyla kamuoyuna bir mesaj gönderdi: “Direnişimi kararlılıkla sürdüreceğim”
“Yasadışı tutsak edilen masum bir insanın yavaş yavaş öldürülmesi medya sessizliğiyle örtülüyor.”
“Bir yerlerde, görünüşe göre, dış politika alanında siyasi puan toplamak ve/veya doğrudan parasal kar elde etmek için hapis cezasının ve hatta ölümünün gerçekleşmesine karar verildi. Avrupa ve dünya genelinde gözaltına alınan barışçıl protestocular, 2024’te bu gücün hedefi olmak için silahlı savaşçı olmanın gerekli olmadığına son haftalarda tanık oldular. Şimdi sıra Ecevit Piroğlu, sırada kim var?
