Doğa - Ekoloji

“İnsanın aşını, kuşun hakkını savunacağız”

Tokat Şehitler Köyü’nün yakınlarında başlatılan maden arama çalışmalarına tepki gösteren bölge halkı “Kurdun kuşun hakkı, insanımızın aşı için direneceğiz” dedi

Tokat Şehitler Köyü’nün yakınlarında başlatılan maden arama çalışmalarına tepki gösteren bölge halkı basın açıklaması yaptı. İl sınırlarının neredeyse yarısının ruhsatlandırıldığını belirten halk “Kurdun kuşun hakkı, insanımızın aşı için direneceğiz” dedi.

Tokat Şehitler köyünden yurttaşlar, Yaylacık mevkiinde izinsiz yapıldığı iddia edilen maden arama faaliyetine karşı açıklama yaptı. İlk olarak kent merkezinde bulunan Cumhuriyet Meydanı’nda, ardından ise Sorhun Obası Yaylası’nda bir araya gelen yurttaşlar “Kurdun kuşun hakkı için, insanımızın aşı için, çocuklarımızın yarınları için direneceğiz” dedi.

ÇED raporu veya valilik izni olmadığı öne sürülen EMSA Madencilik, 19 Temmuz’da sondaj çalışmalarına başladı. Madencilik şirketinin girişimi üzerine yan yana gelen Şehitler köylüleri, kamu kurumlarına sondaj çalışmalarının durdurulması talebiyle dilekçe verdi.

Ardından Tokat İl Müdürlüğü’nden şirketin yaptığı sondajlı ön arama için ÇED raporu talep eden yurttaşlar, sondaj faaliyetlerinin durdurulmasını sağladı. Daha sonra Köy Muhtarlığı üzerinden de suç duyurusunda bulunan yurttaşlar, EMSA Madencilik’in Yaylacılık’tan çekilmesini talep etti. Bugün kent merkezinde ve köyde iki basın açıklaması düzenleyen köylüler, yalnızca Yaylacık’ın değil, tüm Tokat’ın maden arama çalışmalarıyla talan edildiğinin altını çizdi.

İlin yarısı madenlere ruhsatlı

İlin ve il çevresinin yüzde 46’sının madenlere ruhsatlandırıldığı kaydedilen açıklamada, bölgedeki 4’üncü grup maden ruhsatı sayısının toplam 937 olduğu vurgulandı. Bu madenlerin, bölgenin ormanlarının yüzde 44’ünü, tarım alanlarının yüzde 27’sini, meraların ise yüzde 56’sını kapladığı belirtilen açıklamada, “Yaylacık’a yapılmak istenen maden, yalnızca bu yapbozun bir parçasıdır” dendi.

Su havzaları tehlike altında

Maden çalışmasının çevredeki yaklaşık 30 köyün su havzasını doğrudan etkileyeceğine dikkat çekilen açıklamada, “Yeşilırmak’ın Tokat ve Amasya ovalarının tarımsal üretiminin can damarı olduğu gerçeği, planlanan madenin tehdidin boyutları gözler önüne serilmektedir” ifadeleri yer aldı. Ayrıca açıklamada şirketin 2021 yılında 29 farklı noktada 1942 hektar, yani 19 bin 420 dönümlük alanda maden arama ruhsatı olduğu da hatırlatıldı.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“İnanıyoruz ki ovalarımız, ormanlarımız, sularımız, toprağımız, yaylalarımız bu talancı, rantçı güruhların elinden kurtarılacak. Aksi halde olacakları Bergama’dan, Kazdağları’ndan, İliç’ten biliyoruz. Ormanlarımız yok olacak, doğamız geri dönülmez biçimde tahrip edilecek, sularımız kirlenecek, ovalarımıza zehir taşınacak, kültürel zenginliklerimiz zarar görecektir. Biz bu oyunu biliyoruz! Bugün bu irade ile maden şirketlerine ve onlara yol veren mahfillere sesleniyoruz: Türkiye sahipsiz değildir, Tokat sahipsiz değildir, Şehitler Köyü sahipsiz değildir. Yaylalarımız, ovalarımız, ormanlarımız, o ormanları mesken edinmiş hayvanlar sahipsiz değildir.”

Kaynak: BirGün

Paylaşın