Gündem

Gayrettepe aileleri: Tüm sorumlular yargılanmalı

29 işçinin katledildiği Gayrettepe davası öncesi adliyede açıklama yapan katledilen işçilerin aileleri, davanın “bilinçli taksir”in değil “olası kast”ın davası olduğunun altını çizdi. Gerçek sorumluların yargılanmadığını kaydeden aileler, adalet sağlanana kadar mücadele edeceklerini söyledi.

Gayrettepe’de bulunan Masquerade gece kulübünde 29 işçinin katledildiği yangına ilişkin davanın 12. duruşması, Çağlayan’da bulunan İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek. Duruşma öncesi aileler, adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul İl Eşbaşkanı Çınar Altan, Umut-Sen, Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP) de katıldı.

Basın açıklamasını, katliamda yaşamını yitiren Şivan Dolu’nun kardeşi Zülfiye Dolu okudu. Katliamın gerçekleştiği 2 Nisan 2024’ten bu yana kendileri için zamanın durduğunu belirten Dolu, “O gün çıkan yangında; biz kardeşimizi, eşimizi, çocuğumuzu ve babamızı, toplam 29 canımızı kaybettik. Aradan geçen 19 ayda acımız dinmedi; biz her sabah yeni bir güne değil, o karanlık 2 Nisan sabahına uyanıyoruz. Bu süreçte üzerimize binen en büyük yük ise adaletin geçikmesidir. Çünkü biliyoruz ki; adaletin gecikmesi, adaletin inkarıdır”

Bu katliamın yalnızca birkaç kişinin hatasıyla açıklanamayacağını vurgulayan Dolu, şöyle devam etti: “Tadilat adı altında yürütülen kaçak faaliyetler, devre dışı bırakılan yangın sistemleri, görmezden gelinen iş güvenliği denetimleri ve mevzuata aykırı izinler zincirleme bir ‘olası kastın’ sonucudur. Yangın çıkış kapısı dahi olmayan, yasal olarak kapalı tutulması gereken bu kulüpte yaşananlar, göz göre göre gelen bir katliamdır. Bu dava, ‘bilinçli taksirin’ değil, ‘olası kastın’ davasıdır.”

11 duruşma geçmesine rağmen gerçek sorumluların hala yargılanmadığını vurgulayan Dolu, şöyle devam etti: “Ruhsat verenler, denetlemeyenler ve ihlallere göz yumanlar da bu suçun ortağıdır. Bu nedenle; ilgili bakanlıklar (Çalışma, İçişleri, Adalet), İstanbul Valiliği, Beşiktaş Kaymakamlığı ve Belediyesi, İBB ve İtfaiye Şefliği, bina sahipleri ve yöneticileri bu yargılama sürecine dahil edilmelidir. Bilirkişi raporlarının, ihmal zincirini bilimsel ve bağımsız bir biçimde en üst sorumluya kadar tespit etmesini bekliyoruz.”

“Bu katliam bir ‘kaza’ değil, denetimsizliğin ve rant hırsının yol açtığı bir iş cinayetidir. Bu dava yalnızca 29 canın değil; bu ülkedeki tüm emekçilerin güvenli çalışma ve yaşam hakkının davasıdır” diyen Dolu, taleplerini şöyle sıraladı: “İyi hâl veya haksız tahrik gibi hiçbir indirim uygulanmamalıdır. Suçun ağırlığına denk, caydırıcı ve emsal teşkil edecek cezalar verilmelidir. Denetim kültürünün tavizsiz uygulanması için sorumlu tüm kurumlar harekete geçmelidir. Her bir canımız için olası kastan ceza almalıdırlar.”

Dolu, “Tüm kamuoyunu ve vicdan sahibi herkesi, adaletin yerini bulması için bu davayı takip etmeye çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: etha

Paylaşın