Gündem

ÖZEL HABER – 31 Mart Yerel Seçim Çalışmalarını İstanbul Milletvekili Saruhan Oluç Değerlendirdi




Özel Haber (Röportaj – 4) – 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri yaklaşırken, Meclis grubundan HDP vekillerinin Yerel Seçim çalışmaları ve TBMM’nin işleyişini gazetemize değerlendirmelerini istedik. Röportaj serimizin dördüncü konuğu olan İstanbul Milletvekili Saruhan OluÇ’un değerlendirmelerini sizlerle paylaşıyoruz.

Umut: Merhaba sayın vekilimiz öncelikle gazetemizin röportaj talebine bu yoğun süreçte zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. HDP vekillerinin 31 Mart yerel seçimleri yaklaşırken, değerlendirmelerini halklarımızla paylaşmak istiyoruz. bu konuda bizlerle fikirlerinizi paylaşır mısınız?

Saruhan Oluç: Merhaba. Bende teşekkür ederim. Yerel seçimler çok kritik bu dönemde, herhangi bir yerel seçim değil. Hem batı metropollerinde hem Kürt illerinde bir tür demokrasi referandumu özelliği taşıyor. Bizim de taktiğimiz ve stratejimiz Kürt illerinde kazanmak kayyum politikalarına son vermek, batıda ise AKP-MHP iktidarına kaybettirmek, iktidar alanlarını ve egemenlik alanlarını daraltmak. Esas itibariyle bunun üzerine yoğunlaştık ve çalışmalarımızı yapıyoruz. İyi bir sonuç alacağımızı umuyoruz.

Umut: Bu zor koşşulardan geçerken Faşizme karşı birleşik mücadele nasıl olmalıdır? Sosyalist vekiller ne düşünüyor?

Saruhan Oluç: Şimdi mümkün olduğunca geniş bir mücadele zemini yaratmak gerekiyor. Türkiye’de faşizmin kurumsallaşması sadece Sosyalistlerin, Devrimcilerin sorunu değildir bütün toplumun sorunudur. Farklı halkların başta Kürt Halkı olmak üzere, farklı inançların, Alevilerin, Türkiye’deki bütün muhaliflerin sorunudur. Dolayısıyla bütün muhalifleri kapsayacak bu rejim karşısında tek adam rejimi karşısında duran herkesi içerebilecek geniş bir mücadele zeminine ihtiyaç vardır. Biz de bunu kurmaya çalışıyoruz esas itibariyle yoksa sadece HDP ve HDP’nin ittifaklarına birleşenlerine daraltılmış bir mücadele olursa faşizmin kurumsallaşması karşısında gereken kitlesel yoğunlaşmayı ve mücadeleyi büyütmek mümkün olmaz. Elbette ki Demokrasi, özgürlük ve barış mücadelesinin lokomotifi HDP’dir. HDP’nin bu açıdan üzerine düşen çok görev vardır, yapması gereken ve bunları da yapmaya çalışıyor ancak mücadelenin tamamı açısından baktığımızda lokomotif yetmez arkasında güçlü vagonlar olmalıdır. Dolayısıyla en geniş mücadele zemininin yaratılması gerekir. Bu seçimlerde bunun için bir vesiledir aslında. Hem batıda hem Kürt illerinde bu açıdan bir sınavdır bizim içinde bu sınavı iyi geçersek 31 Mart sonrasında atacağımız mücadele adımları daha güçlü olacaktır.

Umut: Peki Meclis’te karşılaştığınız AKP-MHP faşizminin engellemeleri nelerdir?

Saruhan Oluç: Mecliste şöyle bir anlayışları var, çoğunlukları var AKP-MHP’nin toplamına baktığımız zaman. Ve herhangi politik bir kültüre de sahip olmadıkları için ellerindeki oy çoğunluğuyla istedikleri her türlü kararı alıyorlar. Her türlü yasayı istedikleri gibi çıkartıyorlar. Bir tek Anayasa değişikliği yapamıyorlar güçleri yetmediği için. Ama onun dışında herhangi bir demokratik ve politik kültüre de sahip değiller. O nedenle de müzakere yapılmıyor. Çoğunluk oyları ile her türlü sonucu alabiliyorlar. Bu aslında pek çok insana tuhaf gelse de herhangi bir politik kültürleri olmadığı için onlara çok doğal geliyor bu çoğunlukçu anlayış, çoğulcu değiller çoğunlukçular. Biz ise çoğulcu bir politikanın doğru olduğunu düşünüyoruz. Aslında mecliste ki tutumları biraz sokakta bazen insan karşılaşır faşizm duvarı ile mecliste de yansıması o oluyor işte. Hiçbir müzakereye yanaşmamaları bir virgül bile değiştirmeye yanaşmamaları aslında zihniyetlerinin ne kadar baskıcı otoriter tekçi olduğunu gösteren çok önemli özelliklerdir diyelim.

Umut: Teşekkür ederim.

Saruhan Oluç: Ben teşekkür ederim, kolay gelsin.

Paylaşın