Yakınları devlet tarafından kaçırılarak katledilen Cumartesi Anneleri 755. kez eylem alanındaydı. Bu haftaki eylemlerini “Gözaltına alındıktan çok uzun yıllar sonra ölüm kuyularında kemiklerine ulaştığımız evlatlarımızı Hasan Atilla Uğur ve diğer sanıklar öldürmediyse, onları işkenceyle öldürüp kuyulara kim gömdü?” söylemiyle gerçekleştiren Cumartesi Anneleri, 12 Eylül ve Kızıltepe Katliamını da gündeme getirdi.
Eylemde yapılan konuşmalarda Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mikail Kırbayır, Hayrettin Eren’in kardeşi İkbal Eren ve 12 eylül mağdurlarından Hüseyin Morsümbül’ün yengesi Ayten Morsümbül söz aldı. Konuşmalarda Kızıltepe’deki katliama dair “…Mahkeme JİTEM’in varlığını inkâr etti, mahkeme eliyle hakikatin üstü örtüldü, cezasızlık politikasının bir örneği verildi. Bu topraklarda devlet eliyle işlenen ve cezasız bırakılan suçlardan kimi sorumlu tutalım?. ” ifadeleri kullanıldı. Anneler, Amed HDP önünde bir süredir bekleyen ailelere dair de “…Onların acısını en iyi biz anlarız. Onların acısının araçsallastırılmasına izin vermeyeceğiz. Barış olsun, anneler evlatlarına kavuşsun.”
Barış olsun, anneler evlatlarına kavuşsun.” diye konuştu.
Hayrettin Eren’in kardeşi İkbal Eren ise “…Kardeşim Hayrettin Eren’i benim annem 39 yıl bekledi. Şimdi birileri çıkmış annelerin acılarından bahsediyor. Soylu diyor ki “empati kurun. Cocugunuz eve gec gelince merak edersiniz” Siz hic empati kurdunuz mu? 39 yıl gec kaldı Hayrettin. 39 yıl bekledik annemle. Siz hangi empatiden bahsediyorsunuz? Siz kimsiniz ki anaların acılarını yarıştırıyorsunuz? Benim anam, Berfo ana ve diğerleri yıllarca bu acıyla yaşadı. Siz bir empati kurun.” diye konuşarak, dün Amed HDP il binası önünde provokatif bir ziyaret gerçekleştiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya seslendi.
Eylemde ayrıca, şubat’tan beri haber alınamayan Mustafa Yılmaz’ın eşi yaptığı konuşmada “…Aynı dönemde kaçırılan 4 kişi bırakıldı ama eşim Mustafa Yılmaz ve Gökhan Türkmen bırakılmadı” dedi.
