Suruç Aileleri İnisiyatifi, her ayın 20’sinde düzenlediği Adalet Nöbeti’nin 64. Ayında adalet talebini yineledi. İsviçre’de hayatını kaybeden Suruç gazisi Sezgin Dağ ile ilgili hukuksuzlara dikkat çekildi.
“Hiçbir düş yarım kalmayacak Suruç. 20 Temmuz 2015″ ve “Kalplerimiz adalet için atsın” pankartı önünde Kadıköy Halitağa’da buluştu. Suruç Aileleri İnisiyatifi, her ayın 20’sinde olduğu gibi Suruç Katliamı’na ilişkin Adalet Nöbeti düzenledi. İsviçre’ye iltica etmek zorunda bırakılan ve kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Suruç yaralısı Sezgin Dağ’dan bahsedildi. Adalet nöbetine Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Musa Piroğlu, Devrimci Parti MYK Üyesi Burcu Gül Çubuk, HDP İstanbul İl Eş başkanı Erdal Avcı, ESP İstanbul İl Eş başkanı Ezgi Bahçeci, SGDF Eş başkanı Deniz Bahçeci’de katıldı. “Suruç için adalet herkes için adalet” ve “Suruç şehitleri ölümsüzdür” sloganları atıldı.
Failler yargılanmadan bu ülkeye barış gelmeyecek
HDP İstanbul Milletvekili ve Devrimci Parti Fahri Danışmanı Musa Piroğlu, Sezgin Dağ şahsında barış ve emek mücadelesinde hayatlarını ortaya koyan tüm yoldaşları saygıyla anarak konuşmasına başladı. 7 Haziran-1 Kasım kadar süren dönemde ülkenin kan gölüne çevrildiğini, Diyarbakır’da patlayan bombaların hesabının sorulmadı için, Suruç’ta ve Ankara’da da bombaların patladığını ve onlarca insanın hayatını kaybettiğini belirtti. Aynı zamanda bu katliamlar ile birlikte, iktidarın buradan bir seçim zaferiyle çıktığını ifade etti. Ülkeyi mafya baronlarıyla, derin devlet artıklarıyla, derin devletin silahlı unsurlarıyla birlikte yönetmeye kalktığını ve ülke halklarını tehdit ettiğini belirtti.
Piroğlu, “Dersim’in failleri yargılanmadan, Kürt halkına karşı işlenmiş suçların failleri yargılanmadan, İstanbul’da ve diğer şehirlerde basılan evlerde katledilen insanların failleri yargılanmadan, onun arkasındaki siyasi uzantı yargılanmadan bu huzur ve barış gelmeyecek, bu ülkeye barış gelmeyecek. Bugün Suruç’un adaletini istemek, faillerinin bulunmasını istemek bu ülkeyi kan deryasına çevirenlerin ortaya çıkarılmasını istemektir” dedi.
En doğal hakkımız olan cenaze işlemleri ihlal edildi
Konuşmasına başlayan HDP İstanbul İl Eş başkanı Erdal Avcı, dün Bülent Arınç’ın ‘Cumhurbaşkanı adalet istiyor’ dediğine dikkat çeken Avcı, 5 gündür cenazesi gelmiş olmasına rağmen hukuksuz bir şekilde cenazesinin ailesine verilmediğini ve cenazenin kaçırıldığını ifade etti. Avcı, “en doğal hakkımız olan anma ve gömme işlemlerinin bile ihlal edildiğini, her yerde bombalar patlatılırken, bombacıların önünü açan, yön verenler kuşkusuz tüm bu ortakların suç ortaklarıdır” dedi.
Hukuksuzla sadece Suruç ile sınırlı değil
Basın açıklamasını okuyan Suruç gazisi Koray Türkay, en son görülen Suruç davasında fail Abdullah Ömer Arslan’ın tutuklanma talebinin reddedildiğini ve kovuşturmaya gerek olmadığını belirtti. Adaletsizliklerin sadece Suruç davasıyla ilgili olmadığını aynı zamanda Newroz’da katledilen Kemal Kurkut ile Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin de katledilmesine ilişkin davalarda da yaşandığını söyledi ve Suruç davası avukatlarından Sevda Çelik Özbingöl’ün neden hala tutuklu olduğunu sordu.
Türkay, Sezgin Dağ’ın daha önce rahatsızlandığını belirterek: “Aynı akşam tekrar rahatsızlanarak yetkilileri aramış ancak çabaları sonuçsuz kalarak vefat etmiştir. Suruç Yaralımız Sezgin Dağ’ın cenazesi İsviçre’den alınarak İstanbul’da Gazi mahallesinde toprağa verilmiştir. Ailemizin, halkımızın başı sağolsun. İsviçre’de bulunan yerel yetkililer Sezgin Dağ’ın ölümünde ihmal olup olmadığını belirlenmesi için soruşturma başlatmıştır. Yapılan soruşturma sonucu ihmal olup olmadığı anlaşılacak ve otopsi raporu ile kesin olum nedeni anlaşılacaktır. Suruç yaralımız Sezgin Dağ’ın ölümünün şüpheye yer bırakmayacak şekilde araştırılmasını, ihmal tespit edilirse sorumluların cezalandırılmasını talep ediyoruz. İsviçre’de yerel savcılık tarafından başlatılan soruşturma sürecinin takipçisi olacağımızı buradan bir kez daha belirtiyoruz” diye söyledi.
Açıklamanın ardından eylem, Suruç şehitlerinin isimleri tek tek okunarak devam ederek bitirildi.
