İzmir Üniversite Dayanışması’nın Boğaziçi Üniversitesi ile dayanışma eyleminde yaşanan polis saldırısında 26 kişiyi gözaltına alınmıştı. Sabah saatlerinde adliyeye sevk edilen 26 kişinin “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefet” ve “görevli memura mukavemet” ile suçlandıkları öğrenildi.
Sağlık kontrolünden geçirildikten sonra emniyet müdürlüğüne götürülenler arasında bulunan iki genç kadının çıplak aramaya maruz kaldığı belirtildi.
Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi yaptığı açıklamada suç duyurusunda bulunulduğunu söyledi.
Açıklamada, “İzmir Güvenlik Şube’de iki müvekkilimiz çıplak arama işkencesine maruz kalmıştır. İşkence sırasında müvekkillerimizin yukarıdan sesi geldiği için içeri girmeye çalıştık ancak hukuka aykırı şekilde engellendi. Şube tarafından meslektaşlarımız tehdit edildi. İzmir Barosu Başkanı tarafından başsavcı ile yapılan görüşme ve meslektaşlarımızın çabası sonucunda getirilen diğer kişiler kamera eşliğinde aranmaya başlandı. Müvekkillerimize yapılan işkenceler hakkında suç duyurusunda bulunduk. Yapılan işkencelerin takipçisi olacağız” denildi.
Birgün gazetesinde yer alan habere göre, konuya ilişkin açıklama yapan avukat Tuğçe Nazlı Akın, “İçeriden kadınların çığlık seslerini duyunca duruma müdahale etme istedik. Ancak içeri girişimiz engellendi. 35-40 dk sonra müvekkillerimizle görüşebildik.iki müvekkillimiz de travmatize olmuş durumdaydı” diye konuştu.
Çıplak aramanın işkence olduğunu vurgulayan Akın, “Son günlerde polisin iki uygulaması var. Birincisi çıplak arama. Diğeri de ters kelepçe. Bu iki uygulamada insanlık onuruyla ilgili ve ikisi de işkence. Kadın arkadaşlarımıza yapılan çıplak arama işkencesine ilişkin de suç duyurusunda bulunacağız” ifadelerini kullandı.
İki kadına uygulanan işkencenin ardından avukatların tepki göstererek yapılan diğer aramalara katılmadıklarını aktaran Akın, “ Twitter’da iki kadına yapılan işkence gündem olunca polis, kalan kişilere yapılan aramaların kamera ve avukat önünde olacağını söyledi. Biz de buna tepki göstererek katılmayacağımızı söyledik. Çıplak işkence yapılan müvekkillerimizin yanında yoktuk. Bundan sonra da diğer aramalara katılarak bu yaşananı meşrulaştırmayacağız dedik ve sadece ifadelerde bulunduk” şeklinde konuştu.
