TJA Dönem Sözcüsü Ayşe Gökkan’ın 13 Eylül’de görülecek duruşması için katılım ve dayanışma çağrısı yapan kadınlar, Ayşe’nin duruşunun ve net tavrının kadınlara umut ve cesaret verdiğini vurguladı.
Kadın mücadelesinin öncü isimlerinden ve Tevgera Jinên Azad (TJA) Dönem Sözcüsü Ayşe Gökkan’ın her dönem devletin hedefinde oldu. Hakkında 200’den fazla açılmış soruşturma ve 83 kez gözaltına alınmış olan Ayşe Gökkan, son olarak ise 28 Ocak tarihinde “örgüt üyeliği” ve “örgüt yöneticiliği” iddiaları ile tutuklandı. 13 Eylül tarihinde görülecek 22’inci duruşması için siyasetçi kadınlar dayanışma çağrısında bulundu. 
Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren, Ayşe’ye 200’den fazla soruşturmanın açıldığını ve yaklaşık 600 kez ifadesinin alındığını hatırlattı. AKP iktidarının kadın düşmanı olduğunu ve direnen kadınları yok etmeye yönelik saldırı konseptini devreye koyduğunu söyleyen Elif, “Ayşe yoldaşımız, ilkokuldayken Kürtçe konuştuğu için öğretmeni tırnaklarına sopayla vuruyor. Ayşe, bir yazısında ‘Ben o acıyı sürekli olarak hissettim’ diyor. O acı, o sızı Ayşe Gökkan’ı hiç bırakmadı ama o sızılar bir direnişe, bir kadın mücadelesine dönüştü, zaten iktidarı tedirgin eden de bu. Bu da kadınlar üzerinde çok yoğun bir baskı olduğunu bize gösteriyor. Bu baskıyı değerlendirmek gerekirse; erkek egemen sisteminden beslenenler, direnen kadını istemiyorlar çünkü kadının gücünden korkuyorlar” dedi.
Elif, AKP iktidarının, kimliği, dini, konumu, ünvanı fark etmeksizin her kadına karşı baskı ve şiddet politikasını uyguladığını ve kadına dönük şiddeti, katliamı, saldırıları meşrulaştırdığını kaydederek, “AKP özellikle Kürt kadın mücadelesinde yer alan Ayşe Gökkan yoldaşlarımız gibi faşist sisteme karşı direnen kadınların üzerine gidiyor. Aslında Ayşe Gökkan’ı içerde tutuklu yargılanmasını gerektiren hiçbir durum yok. Ayşe tutuksuz olarak da yargılanabilir.  Zaten Ayşe, ‘Ben mücadelemin arkasındayım ve hiçbir yere kaçmam’ demişti. Bu kadar baskı, zulme, işkenceye rağmen Ayşe yoldaş bu mücadeleden asla geri adım atmayacaktır ve mücadelede yer alan kadınların hiçbiri de atmayacaktır. Kadın mücadelesinde hep lokomotif görevi alan kadınlar vardır. Bu lokomotif görevi alan da Ayşe yoldaştır. Bu bağlamda iktidarın baskıları Ayşe yoldaş üzerine yoğunlaşmış durumundadır. Hem Kürt oluşundan hem de kadın kimliğinden dolayı yıllardır verdiği kadın mücadelesinden kaynaklı şu an tutuklu olarak içerdedir” ifadelerine yer verdi.   Ayşe’nin 13 Eylül’de görülecek duruşmasına çağrıda bulunan Elif, “Ayşe Gökkan için tüm kadınları duruşmaya, dayanışmaya ve ses çıkarmaya çağırıyoruz.  Biz mahkemede ‘Ayşe Gökkan’ı serbest bırakın’ demek zorundayız. Kadınların örgütlü mücadelesi olduğu sürece kesinlikle başarı ve zafer kaçınılmazdır” diye belirtti. 
Ayşe’nin annesi Lütfüye Gökhan’ın mezarına götürülmediğini anımsatan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Eşbaşkanı Pakize Sinemilioğlu, “O kadar çok hak ihlali, eşitsizlik, adaletsizlik, haksızlık, hukuksuzluk var ki nerden alsak elimizde kalıyor. Tabi yıllardır kadın özgürlük mücadelesini veren, eşit bir ülke hayaliyle, umutlarıyla, mücadelesi veren arkadaşımız Ayşe Gökkan, duruşuyla kadınlara örnek olmuştur” sözlerine yer verdi.
  AKP ile MHP iktidarının en büyük korkusunun kadın mücadelesi olduğunun altını çizen Pakize, “Çünkü bu ülkede en çok kadınlar sokakta ve en çok kadınlar meydanları dolduruyor. Bu faşist blok iktidarı kadınların sesinden korkuyor. Dolayısıyla kadınları susturmaya çalışıyorlar ki bunlar beyhude uğraşlardır. Tüm gücüyle Kürt siyasetçilere, Kürt aktivistlerine yönelmiş durumunda ve onları zindanlara atmakla tehdit ediyor. İktidarın kendisi başaramadı ve bizi bu şekilde susturmaya çalışıyor. Şu anda yüzlerce seçilmişimiz cezaevinde.Kürt özgürlük hareketinde yer alan Ayşe Gökkan’ı da tıpkı diğer yoldaşlarımız gibi asla susturamayacaklar, bezdiremeyecekler. Mücadeleye kaldığımız yerden devam edeceğiz. ‘Biz isteseydik kaçardık ama buradayız’ diyen son örneğimiz Leyla Güven gibi… Bu mücadeleyle sesimizi yükselterek onların mücadelesine katkı sunacağız”  diye kaydetti. 
Pakize, şöyle devam etti: “Biz Ayşe’yi tüm dünyaya mal olan ve dünyanın hayranlıkla izlediği Rojava Devrimi’nde gördük. Ben kendim de Ayşe’yi 90’lı yıllardan bu yana DEP, HADEP’den bilirim, bir dönem de Nusaybin Belediye Eşbaşkanlığı yaptı. Mücadelesi tüm kadınlara örnek oluyor. En son geçen mart ayında kendi anadiliyle savunma yapmak istediği için savunması reddedildi ve Ayşe de bu durumu protesto etti. Bu duruşu tüm kadınlara çok büyük bir cesaret ve umut veriyor. Her şeye rağmen usanmadan, bıkmadan mücadeleye kaldığı yerden devam etmesi takdire şayandır. Özellikle bu iktidarın Ayşe Gökkan’ı cezaevinde tutması özel bir tutumdur. Hiçbir zaman mücadeleden geri kalmayan eşit bir yaşam mücadelesini savunuyor. Ayşe Gökkan ve bu mücadelenin sürdürücüsü olan kadınlar mücadeleye devam edecekler. Ayşe Gökkan’ın serbest bırakılması için tüm kadınları duruşmaya katılmaya davet ediyoruz. Her zaman direnenler kazanacak. Barışı bu ülkeye biz kadınlar getireceğiz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Jİnnews

 
             
                     
                     
                     
                                             
                                        