Seçtiklerimiz

Seçtiklerimiz| Tolere edilebilir şiddet: İki tokat için yuvanı dağıtma, iki Kürt için devleti yıpratmayalım – Hülya Osmanağaoğlu

Pazar sabahları haber okumak daha ilginç bir hale geldi. Evet, hepimiz Sedat Peker’in anlattıklarından haberdarız ama yine de ilgiyle takip ediyoruz. Özellikle Süleyman Soylu’nun televizyona çıkıp kendisini aklamaya çalışmasından sonra Sedat Peker videolarına ilgi daha da arttı. Televizyon şovunda kendilerini muhalif addeden iki gazetecinin (ki bir tanesinin uzun bir sosyalist [Devamını Oku…]

Birleşik Devrimde İşçi Sınıfı ve Kentler – Kemal Taşyakan

Devrimci siyaset açısından işçi sınıfı öncülüğünde kent ayaklanmacı devrim strate­jisi, birleşik devrim fikriyle iç içe geçen yeni bir niteliğe sıçramıştır. Bu nitelik, “dayanışma” ve “destek” gibi kavramsal olguların çok ötesine uzanan “proletarya diktatörlüğü” hedefinin gerçekleştirilmesi yürüyüşünde, devrimin niteliğini, bileşimini, hangi sınıflar üzerinden yükseleceğini belirleyen ana strateji ile bütün­leşerek, bu stratejinin [Devamını Oku…]

Birleşik Devrim Tarihine Bakış – Umut Keçer

Giriş ve Geçmiş Mücadele Mirası Birleşik devrim mücadelesi Türkiye ve Kuzey Kürdistan topraklarında gelişen birleşik devrim mücadelesi açısından stratejik önemdedir. Türkiye işçi sınıfının ve ezilenlerin mücadelesi Türkiye devriminin kendi gelişim dinamikleri açısından köklü bir tarihsel mirasa sahiptir. Yine aynı şekilde Kuzey Kürdistan devriminin de uzun bir mücadele geçmişi vardır. Bu [Devamını Oku…]

21 Mayıs, Çerkes acısı ve Kafkasya’nın kilitli kapısı – Fehim Taştekin

Asimilasyon süreci nesilden nesile geri döndürülemez şekilde derinleşiyor. Haliyle soykırım artık etno-kültürel varoluş ve yok oluş bağlamında anılıyor. Ufuk çizgisinde tepeler, kuzeye doğru dumanlı bir dağ. Cebel Şeyh’in karlı tepesi; uzakta, erişilmez. Süzülen kar suları İsrail’in işgal ettiği bölgeleri besliyor. Yine de Kafkasya’ya benzer bir tarafı yok. Yamaçlara varmadan volkanik [Devamını Oku…]

Seçtiklerimiz| İbrahim Kaypakkaya… – Nubar Ozanyan

Ser verirken bile gösterişten uzak olan öndere… Tarihsel-toplumsal gerçekliğin en ağır ve en ciddi sorunlarına düşünsel-pratik-önderlik düzeyinde çözüm bulmak için yaşamını feda eden İbrahim Kaypakkaya yoldaş, 23 yaşın bilimsel olgunluğunda işkenceciler tarafından katledilerek aramızdan ayrıldı. 18 Mayıs’ta devrimin kocaman yüreği katledilerek susturulmak istendi. Ne susturulmak istenen o yüreği ne de [Devamını Oku…]