Umut Keçer

Kızıldere sana biz de geliriz – Umut Keçer

71 Devrimci kopuşu Türkiye devrimci hareketi içerisinde önemli bir yol ayrımını içermektedir. Özellikle kendi sağından medet uman anlayıştan kopuş ve silahlı mücadeleye yönelme konusunda 71 devrimciliği çığır açmıştır. Kızıldere direnişi ise 71 devrimciliği içerisinde çizgi yaratmış en önemli duruşlardan biridir. Devrimcilik iddiası açısından, cüret açısından, kararlılık açısından ve devrimci dayanışma [Devamını Oku…]

6. Kavga yılında birleşik devrimi örgütlemek- Umut Keçer

Halkların Birleşik Devrim Hareketi 5. yıl dönümünü geride bıraktı. Mücadele de 6.Kavga yılına girildi.  Toplumların tarihine baktığında 5 yıl çok uzun bir zaman değildir. Elbette bir zaman dilimi için değerlendirme yaparken o zaman dilimi içerisinde gerçekleşenlerin siyasal topografyada kapladıkları alanı ve etkilerini de değerlendirmek bizlere daha doğru değerlendirme yapma olanağı [Devamını Oku…]

Gare zaferi ve faşizmin yenilgisi – Umut Keçer

Tarihsel olarak özgürlük mücadeleleri tarihinde önemli dönüm noktaları vardır. Bu dönüm noktalarında özgürlük mücadelesini yürüten özneler doğru rol oynarsa hareket gelişir güçlenir ve daha sağlam zemine oturmuş olur. Tarihsel olarak analoji yaparsak Filistin kurtuluş mücadelesi tarihinde Karemah muharebesi de böylesi bir tarihsel öneme sahiptir. İsrail siyonizmi 1967, 6 gün savaşında [Devamını Oku…]

Faşist işgal, Gare ve birleşik devrim- Umut Keçer

Birleşik devrim güçleri açısından Türkiye ve Kürdistan coğrafyasında önemli gelişmelerin yaşandığı bir tarihsel dönem içerisindeyiz. Öncelikle birleşik devrim güçleri açısından gelişmeler son derece umut verici. Türkiye’de işçi sınıfı ve ezilenler cephesinde de önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Gelişmelerin genel gidişatı açısından faşist iktidarın cephesinde bir çözülme ve dağılma sürecine girildiğini görmek gerekiyor. [Devamını Oku…]

Faşizmin restorasyon çabası – Umut Keçer

Türkiye siyaseti açısından renkli gelişmelerle karşı karşıyayız. AKP-MHP faşist ittifakı her geçen gün toplumsal desteğini kaybetmektedir. Bu yönüyle sistemin kapsamlı bir kriz içerisinde olduğunun tespiti sadece devrimci saflardan değil bizzat sermaye çevrelerinden de dillendirilmeye başlanmış bulunuyor. 2021 yılının ilk aylarından itibaren Türkiye kapitalizminin yaşadığı krizin kapsamlı bir hal aldığını daha iyi görmek gerekiyor. [Devamını Oku…]