Cenk Ağcabay, Slider, Umut Yazıları, YAZARLAR

İsrail’de YogiNazi akımı ve Gazze – Cenk Ağcabay

İşgalci İsrail devletinin Gazze’ye yeni bir büyük kara operasyonu başlatması üzerine Gazze halkının önemli bir kısmı yeniden göç yollarına düşmek zorunda kaldı. Başlatılan kara harekatına “Gideon’un Savaş Arabaları Operasyonu” adı verilmiş. Kara harekatının başlamasından bir gün sonra BBC’ye bir açıklama yapan Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Yetkilisi Tom Fletcher, “Önümüzdeki 48 saat içinde kurtarabildiğimiz kadar 14.000 bebeği kurtarmak istiyorum” dedi. İsrail’in yardımların Gazze’ye sevkiyatını engellemesi nedeniyle yaşanan açlıktan en fazla bebekler ve çocuklar etkileniyor.

14.000 bebeğin ölüm tehlikesi altında olduğunu bildiren BM yetkilisi Fletcher, “Sahada güçlü ekiplerimiz var -ve elbette birçoğu öldürüldü… hala sahada çok sayıda insanımız var- sağlık merkezlerinde, okullarda… ihtiyaçları değerlendirmeye çalışıyorlar.” dedi. BM insani yardım çalışanlarının öldürülmesi Gazze’de artık sıradan bir olay ve doğrudan bir BM yetkilisi tarafından bu şekilde ifade ediliyor. Birleşmiş Milletler kurumlarının çalışanlarını ve bebekleri kitlesel olarak öldürme özgürlüğü, kuşkusuz İsrail’e has bir ayrıcalık.

İsrail’in başlattığı yeni kara harekatı hakkında konuşan muhalefet partisi Demokratlar’ın lideri Yair Golan, “İsrail aklı başında bir ülke gibi davranmaya geri dönmezse bir zamanlar Güney Afrika’nın olduğu gibi parya bir devlet olma yolunda ilerlediğini” söyledi. Golan, “Aklı başında bir devlet sivillere savaş açmaz, bebekleri hobi olarak öldürmez, kendine bir halkın sürülmesi gibi hedefler koymaz” dedi. “Bebekleri hobi olarak öldürmek” İsrail’in sahip olduğu ayrıcalıklardandır ancak bunun İsrail Ordusu’nda yıllarca görev yapmış bir eski general tarafından bu biçimde ifade edilmesi tepkilere neden oldu.

Golan’ın bu sözlerine yanıt veren Başbakan Netanyahu, İsrail’in çok cepheli bir var oluş savaşı vermekte olduğunu ve Golan’ın “İsrail Devletine karşı en aşağılık antisemitik iftiraları” tekrarladığını söyledi. Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, eski bir İsrail Ordusu generali olan Golan’ın “sadece birkaç yıl içinde madalyalı bir generalden BDS destekçisine” dönüştüğünü söyledi ve Golan’ın sözlerini “en korkunç düşmanlarımızın iftiralarını güçlendiriyor ve onlara bizi öldürmeleri için bir kılıç veriyor” şeklinde değerlendirdi. İletişim Bakanı Shlomo Karhi Golan’ın “terörist” olduğunu ifade etti. Görüldüğü gibi, Siyonist İsrail’in anti-semitizm silahı ihtiyaç duyulduğunda madalyalı İsrail generallerine bile yöneltilebiliyor.

İsrail bir katliam çılgınlığı ile sarsılıyor. İsrail Ordusu’nda yedek doktor olarak görev yapan Sabo Amos sosyal medya paylaşımında, Gazze’de yürütülen askeri harekatın hedefleri hakkında yazarken, Gazze’de insanları öldürmeyi “hamamböceklerini ve diğer iğrenç böcekleri yok etmeye” benzetti. Haaretz gazetesi yazarı Alon Idan yeni yazısının başlığını “Gazze’yi ‘Sevgiyle’ Yok Etmek: İsrail’in Yeni YogiNazileri” koymuştu. Idan yazısında, son zamanlarda İsrail’de yan yana getirilmesi son derece zor bazı kavramları yan yana getirebilen ve “YogiNaziler olarak tanımlanabilecek bir akımı” ele almıştı. Yan yana getirilmesi zor kavramları yan yana getirebilen bu yeni akımın yan yana getirdiği kavramlaraysa şöyle işaret etmişti Idan: “Maneviyat ve imha, güçlendirme ve sınır dışı etme, yoga ve açlık, inzivalar ve halı bombardımanı.”

Rivka Lafair “Yoga temaları üzerine atölye çalışmaları, buluşmalar ve grup seansları düzenleyen bir kolaylaştırıcı, feminen yoga ve kişisel gelişim eğitimcisidir.” Lafair Güney Batı Şeria’daki Shiloh yerleşiminde yaşıyor ve kendisini “kalıpların dışında düşünen gururlu bir Yahudi” olarak tanımlıyor. YogiNazi akımın temsilcisi Lafair, “İntikam almaya ve Gazze’yi yok etmeye kararlıyız. Bebekten yaşlı kadına kadar.” diyor. İsrail’in tanınmış standup komedyeni Gil Kopatz’da bu yeni akımın önemli isimlerinden. Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada, “Köpekbalıklarını beslerseniz, eninde sonunda sizi yerler. Gazzelileri beslerseniz, eninde sonunda sizi yerler. Köpekbalıklarının soyunun tükenmesini ve Gazzelilerin yok edilmesini destekliyorum.” mesajını paylaşmış. Bu paylaşımına gelen tepkiler üzerine kendini daha açık ifade etme gereksinimi duymuş ve şunları yazmış: “Kendimi insancıl, liberal ve ahlaklı bir insan olarak görüyorum. Bu soykırım değil, böcek ilacı ve çok önemli.”

Idan yazısında, Tel Aviv’in kuzeyinde yaşayan bir kadından söz ediyor. Kadının ismini vermiyor, onun için M. simgesini kullanıyor. M. Tel Aviv’in kuzeyindeki çalışma mekanında “Dört yaş ve üzeri çocuklar ve gençler için kişisel ve duygusal rehberlik” hizmeti sağlıyor. Idan M.’nin Gazze’de açlıktan kıvranan çocukların videolarının “kurgu” olduğunu düşündüğünü ve “Gerçek olsa bile, 7 Ekim’den sonra oradaki hiç kimseye zerre kadar merhamet duymuyorum. Çocuklar için bile.” yazdığını aktarıyor.

Idan İsrail’de gelişen YogiNazi akımını çeşitli örneklerle ortaya koyduktan sonra yazısını şu paragrafla bitiriyor: “Günümüz İsrail’inde bunlardan çok sayıda var. Ötekinin yok edilmesini kişisel gelişimin bir biçimi ve düşmanın ortadan kaldırılmasını güçlenme olarak gören ruhani insanlar. Bilincin o kadar ince ayarlandığı büyük bir inzivada yaşıyorlar ki, tüm gürültüler yok oluyor, tüm rahatsızlıklar susturuluyor, böylece sadece kendileri, kendileri ve içsel varlıkları kalıyor – saf, şefkatli, lekesiz – ve sonunda orada başından beri bulunan ve açığa çıkmayı bekleyen şeyle bağlantı kurabiliyorlar: Çocuklar, kadınlar ve yaşlılar da dahil olmak üzere milyonlarca insanı yok etme ve yok etme arzusu. Büyük bir sevgiyle.”

Idan’ın yazısındaki örnekler İsrail’deki katliam çılgınlığının kazandığı boyutları çarpıcı bir biçimde gözler önüne seriyor. Başlatılan kara operasyonu hakkında konuşan Maliye Bakanı Smotrich, “Şimdi fethediyoruz, temizliyoruz ve kalacağız” diyor. Smotrich kara operasyonunun hedeflerini şöyle açıklıyor: “İsrail Silahlı Kuvvetleri savaşın bir parçası olarak, nüfusu çatışma bölgelerinin dışına taşıyor… Nüfus şeridin güneyine ulaşacak ve oradan Tanrı’nın yardımıyla Başkan Trump’ın planı kapsamında üçüncü ülkelere taşınacak.” Hedef son derece açık ifade ediliyor, Filistin halkını Gazze’den sürmek ve Gazze’yi İsrail yerleşimlerine açmak. Gazze halkının transferi amacıyla Libya ile görüşmeler başlamış, Amerikan basınında ABD yetkililerinin çeşitli transfer projeleri üzerinde çalışmalar yürüttüğü belirtiliyor.

İsrail yeni kara harekatını Trump’ın gösterişli Ortadoğu ziyaretinin hemen ardından başlattı. İşbirlikçi Arap rejimleriyle bu projenin konuşulup, gerekli düzenlemelerin yapılmış olması kuvvetle muhtemel. Yeni kara harekatının başlamasının ardından ortak bir açıklama yapan Fransa, Kanada ve İngiltere, yeni başlatılan harekatın “Bir bütün olarak orantısız” olduğunu ve “İsrail’in yenilenen askeri saldırılarını durdurmaması ve insani yardımlara yönelik kısıtlamalarını kaldırmaması halinde, cevaben daha somut adımlar” atacaklarını ifade etti. Netanyahu bu açıklamaya verdiği yanıtta, üç ülkeden gelen eleştirilerin Hamas’a “büyük bir ödül” verdiğini söyledi. Netanyahu, “Bu barbarlıkla uygarlık arasında bir savaş. İsrail, tam zafer elde edilene kadar kendisini adil yollarla savunmaya devam edecektir.” dedi.

Gazze’deki katliamlara karşı gelişen dünya çapındaki muhalefet, dünyanın tüm sokaklarının Filistin halkı için dolması, Fransa, Kanada ve İngiltere’nin geliştirdiği yeni tutumun temel nedenidir. Netanyahu bu tutuma saldırıları şiddetlendirerek karşılık veriyor; gelişen YogiNazi akımı türünden hareketlerin besleneceği kanallar yaratıyor ve bunların büyümesinden faydalanmaya çalışıyor. ABD ve Avrupa hükümetleri arasında Ukrayna dosyasında yaşanan farklılaşmanın bir benzerinin Gazze başlığında da yaşanması muhtemel. Gelişmeler buna işaret ediyor. Gazze halkı ölümcül saldırılarla karşı karşıya. Gazze halkının topraklarından sürülmesini ve katledilmesini engelleyecek tek güç, alanları Filistin bayrakları ve kefiyelerle dolduracak uluslararası dayanışma olacaktır. Gazze’de bu yazın çok sıcak geçeceği belirginleşmektedir.

Paylaşın