Umut Yazıları

23 Nisan yine de kutlu mu olsun? – Leyla Aydın

Kimdir çocuk?

Çocuk, hak ve özgürlük sahibi bağımsız bir bireydir, çocukluk ise bir varoluş tarzıdır.

Ölü çocukların bayramı kutlanmaz…

Annesini boğazından bıçaklayan babasının, infaz yasası uyarınca serbest kalması sonrasında, döverek öldürdüğü 9 yaşındaki Ceylan…
“Babası tarafından dövülerek öldürülen Ceylan Aslan”ın katili yalnızca baba mı? İnfaz yasa tasarısına mecliste kalkan eller çok mu temiz? Hangi çocukların bayramı?

İstismar edilen, öldürülen, hak ihlaline uğrayan çocuk gelinler, mülteci çocuklar kısaca koruyamadığımız çocuklar ama bayramını kutladığımız…
Bu ne yaman riyakarlıktır?

“Çocuk gibisin”, “çocuk aklı”; belki de hepimiz fırsat buldukça çocuk karşıtı gerici söylemlerle onları aşağılıyor, psikolojik şiddet uyguluyoruz. Fakat unutuyoruz ki, hepimiz birer çocuktuk. Yetişkin aklıyla çocukları ne kadar koruyup yaşam sunabildik?

Bu sebeple güçlü olmak her zaman akıllı olduğunuz anlamına gelmez. Sistem bir şiddet hiyerarşisi yaratıyor. Patron-işçi gerilimi eve taşınıyor, ebeveyn- çocuk arasında yeniden üretiliyor, biz de bu şiddetin en küçük halkası olarak çocukları seçiyoruz.

Çocuklar neden medyada “mağdur”, “suçlu” olarak yer bulabilirse gündeme geliyor?
Çocuklar politika süsü mü?
Siyasetçilerin çocuk sevgisi ne kadar samimi?
Çocuklar ne zaman yetişkinlerin kurguladığı disiplin edilmesi gereken nesne değil de gerçekten çocuk olacak?
23 Nisan’da ortaya çıkan milliyetçi söylemler nasıl “dünya çocuklarına” armağan olabilir? “Biricik Türkler ve düşmanlar”, “Türk genci ve Türk kızı” vurgularının yarattığı ırkçı cinsiyetçi ayrım?

“Herkes okula giderken beni gelin ettiler”

“11 yaşında evlenip çocuk doğuramıyorum diye ayrı bir şiddet, işe güce yetişmeyince ayrı bir şiddet…”

Siirt Pervari’de 11’inde gelin edilen, 12’sinde anne olan, 14’ünde ölü bulunan Kader Erten…

23 Nisan yine de kutlu mu olsun?

“büyü de baban sana büyü de büyü
acılar alacak yokluklar alacak büyü de baban sana”

“Bir keresinde bursluluk sınavımız vardı ve ben onun için para biriktirmiştim. Kayıt yaptırmıştım ancak ustam izin vermediği içinde sınava girememiştim. Bir yerde işçiyseniz istediğiniz şeyleri yapamazsınız, oynamazsınız, gezemezsiniz. Çünkü siz çocuk değil işçisiniz, yükünüz sizden ağırdır.”

“büyü de baban sana büyü de büyü
bitmez işsizlikler açlıklar alacak büyü de baban sana”

“Samsun’un Tekkeköy İlçesi’nde rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan 2.5 aylık bebek beslenme yetersizliğinden dolayı hayatını kaybetti…”

“büyü de baban sana büyü de büyü
baskılar işkenceler kelepçeler gözaltılar zindanlar alacak”

Bursa Gemlik’te ailesi tarafından işkence ile öldürülen 9 yaşındaki Suriyeli çocuk.”

“Komşuları tarafından CİMER’e yapılan şikayette, Suriyeli ailenin çocuklarına işkence yaptığı ve zorla dilendirdikleri ortaya çıktı…

“büyü de baban sana büyü de büyü
büyüyüp de onyedine geldiğinde
baban sana idamlar alacak”

“Asmayalım da besleyelim mi?” politikasına karşı Erdal Eren’ in ailesine yazdığı mektuptaki sorular…

Neden mi burdayım? Neden mi evimde değilim? Neden istediğim zaman yatıp kalkamıyorum? Niye istediğim kitabı, evdeki kanepeye oturup okuyamıyorum, düşünemiyorum, yazamıyorum? Ne mi arıyorum dört duvar arasında?”

Ne akıl yaştadır, ne yürek…

Eve ekmek götürme kaygısı güden çocuklarla kolejli çocuklarınızın sevinci bir olur mu hiç!

Eşitlik yoksa bayram da yok.

23 Nisan bizim için olsa olsa utanç olabilir…

Paylaşın