Haber Merkezi (Editörden) – İstanbul’ un Esenyurt ilçesinde yan yana üç fabrikada çıkan “nedeni bilinmeyen” yangın kontrole alındı. Can kaybı yaşanmayan yangında, patlama seslerinin duyulduğu fabrikalarda ağır hasarlar var.
Kıraç Evren Oto Sanayi Sitesi’ndeki 4 bin metrekarelik palet fabrikasında bugün sabah saatlerinde henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Konuya ilişkin İstanbul Valiliği açıklama yaptı. İstanbul Valiliği’nden yapılan açıklamada,”Esenyurt’ta 3 fabrikayı etkileyen yangın İBB itfaiye ekiplerince kontrol altına alınmış olup, herhangi bir ölü ya da yaralı bulunmamaktadır” denildi.
Editörden – Son aylarda özellikle İstanbul olmak üzere bir çok kentte fabrikalar çıkan yangın haberleri ile gündeme gelmekte. Bu haberler geçtiğimiz aylarda bir çok medya organın da gündemine oturdu. Konu kimi milletvekillerince meclis gündemine de taşındı. Bazı medya organları sık sık gerçekleşen fabrika yangınlarını, “ekonomik kriz nedeni ile patronlar tarafından sigortayla danışıklı dövüş ” (Milli Gazete) olarak köşelerine taşıdı. Kimileri ise uzman görüşlerine yer vererek, ihmal, elektrik kaçağı, sigara izmariti, mevsimsel etkenler gibi teknik nedenlerle konuyu inceledi.
Sadece İstanbulda son on yılda kayıtlara geçen 1501 fabrika da, 2018′ in ilk altı ayında ise 78 fabrika da yangın gerçekleşti. Bunların bir kısmı elbette ki yukarıda yer alan nedenlere bağlı vukuu bulmuş olabilir. Ancak yandaş basında neredeyse hiç yer bulmayan başka bir gerçeklik daha söz konusu.
“Ezilenlerin bir direniş biçimi olan; Sabotaj ve Milis eylemleri”
Sabotaj, terimi ilk olarak 19.yy da politik bir eylem olarak kavramlaştı. Kapitalist sömürü ilişkilerinin egemenleştiği dönemlerde, işçi sınıfı ve ezilenler tarafından sömürüye bir tepki olarak gerçekleşen bu tarz eylemlerin içeriği, kapitalist sömürü mekanizmalarını durdurmak, geçici olarak yavaşlatmak, sömürücü sınıflara zarar vermek üzerine kurulu bir muhtevaya sahipti. Fransız yoksul işçilerinin ayaklarına giydikleri sabot denilen tahtadan oyma ayakkabılarını makina dişlilerine sokarak üretimi durma faaliyetlerinden ortaya çıktığı ortak kanıdır. O tarihten günümüze, ekonomik, siyasal taleplerle biçim ve boyut değiştirerek, iktidar gücüne yönelik ezilenlerin bir eylem biçimi olarak sürmektedir.
Sınıfsal içeriğe sahip bu eylem biçimi, iktidarlarca unutturulmak istenen bir geçmişe sahiptir. Bir yöntem olarak ya hiç haber konusu edilmeden sabotaja uğrayan yerlerin gerçek nedenleri gizlenir, üzeri örtülür. Ya da “terör” tanımı içerisine alınarak kriminalize ve marjinalize edilir.
Son dönemlerde gerçekleşen araç, mekan yangınları ve fabrika yangınları, “ezilenlerin bir eylem biçimi” olarak bir çok haber sitesinde kamuoyuna duyuruluyor.
Bunların bir kısmı son üç yıla yayılan biçimi ile “Özgürlük Güçleri” milislerince, “Faşist, paramiliter kurumların” ve işçi köleliğini kurumsallaştıran “işçi istihdam bürolarının” mekanlarını, Soma katliamı failleri olan patronların savunmasını üstlenenlerin araçlarını, vd. ateşe verme ve yakma eylemleri olarak yer alıyor.
Haksızlıklara, zulme ve baskılara karşı “Yakarsa dünyayı garipler yakar” sözünü Saadet Partisi Genel Başkanı’ na söylettiren bir başka eylem ise Bursa’ da çalıştığı işyerinden parasını alamayan 17 yaşında ki K.D nin, bir gece sömürünün en çıplak halini yaşadığı fabrikayı ateşe vermesidir.
Son üç aydır ise çok sayıda fabrikayı, “Devrimci Gençlik Hareketi” ve “Devrimci Genç Kadın Hareketi” imzası ile ateşe verdiğini duyuran yapılanma gerekçelerini şöyle duyuruyor. “…Kapitalist sistem içerisinde yaşamanın ölüm, erime, iradesizlik, kendini inkâr etme ve hakikatten uzaklaşma olduğunu her genç bilmelidir…Akp-Mhp ve onların işbirlikçi ajanları bilsinler ki hepsinin korkulu rüyası olacağız…Bitmedik bitmeyeceğiz devrimci genç ve devrimci genç kadın olarak tüm işbirlikçilere ait fabrikalar, araçlar, dükkânlar, marketler kurum ve kuruluşlar hedefimiz halinde olacaktır…” ve açıklamanın ardından Ağustos, Eylül eylem bilançosunun dökümü yer alıyor. Listeden bazıları;
– 30 Ağustos Başakşehir’de bir çorap fabrikası – Tuzla’da bir geri dönüşüm fabrikası ateşe verilmiş, fabrikada çok sayıda maddi zarar oluşurken fabrika kullanılmaz hale gelmiştir.
– 5 Eylül Beylikdüzü’nde Mermerciler Sanayi Sitesinde Etiket üretimi yapıldığı 6 katlı fabrikanın bodrum katı, 6 Eylül Sultanbeyli’de bir caminin altında bulunan mobilya fabrikası, 12 Eylül Bahçelievler Kocasinan da bulunan bir atık kâğıt deposu, 14 Eylül Bayrampaşa’da bir çorap fabrikası, 24 Eylül Esenyurt’ta araç klimaları üreten 3 katlı bir fabrikanın bodrum katı, 26 Eylül Tuzla Tepe Ören Mahallesi’nde Organize sanayi bölgesinde bulunan bir Akü Fabrikası, 27 Eylül Fatih’te bir mobilya atölyesi ateşe verilmiş yangında tüm eşyalar kullanılmaz hale gelmiştir.
– 25 Ağustos Konya’da Mar-San Sanayi sitesinde bir fabrika ateşe verilmiş kısa sürede bitişiğinde bulunan iş yerlerine de sıçrayan yangında Ahşap, Kimyasal ve Plastik ürünlerinin üretildiği sanayi ve 9 iş yeri zarar görmüş, 2 Eylül Denizlide merkez Efendi ilçesinde bulunan Denizlispor yönetim kurulu üyesi olan Fikret Akyol adındaki işbirlikçi şahsa ait olan nakliye deposu,11 Eylül Ankara’da Kahraman Kazan ilçesinde kapı ve mutfak fabrikası, Manisa Turgutlu ilçesinde bir blok tuğla fabrikasında bulunan tahta paletlerin bulunduğu bir fabrika, 17 Eylül K.Maraş DulKadir Oğlu ilçesinde bir tekstil fabrikası, 23 Eylül Aydın’ın Germencik ilçesinde ortaklar Organize Sanayi Bölgesinde Akgıda Süt İşleme Tesisinde bir fabrika, 28 Eylül Erzincan İnönü Mahallesinde Türk Telekom ait haberleşmede kullanılan 28 metre yüksekliğindeki Radyolink İstasyonu ateşe verilmiş bütün araç gereçleri kullanılmaz hale getirilmiştir. ” ifadeleri ile yer alıyor.
Ülkede yaşanan ekonomik kriz, AKP-MHP faşizminin işçi sınıfı, ezilen halklar, kadın ve gençlik kesimleri üzerine yönelttiği ağır baskı ve tahakküm koşulları, seçimlerin kitleler nezdinde bir değişiklik yaratmayacağı gerçekliği, adaletin mevcut sistemle gelmeyeceği bilinci, hem kitlelerde, hem örgütlü güçlerde yeni direniş biçimlerine yönelmesine sahne oluyor. Önümüzdeki günler “ezilenlerin şiddeti” kavramınının ve yeni direniş biçimlerinin gelişeceği günlere sahne olacak…
Kaynaklar; https://www.nuceciwan2.net – milligazete.com – hurriyet.com.tr – devhaber.net

 
             
                     
                     
                     
                                             
                                         
                                         
                                        