Seçtiklerimiz

Nasıl Bir Onur Seni Tanımak, Beraber Mücadelenin Öfkesiyle Koşabilmek Kalafat! – Düzgün Okutan

Nasıl bir acı.. Nasıl bir onur seni tanımak beraber mücadelenin öfkesiyle koşabilmek kalafat.
Kobane sınır nöbetinde tam tamına 59 gün boyunca beraber sınır nöbetinde kaldık.İşidin kobaniyi dört bir tarafından kuşatmasıyla başlamıştı aslında vicdan sorgulaması buna yeter demesi daha sonra İstanbul’a gelmemle parti binasından çıkıp boğaya doğru bir abimle yürürken karşıdan geldiğinde karşılaşmıştık Kalafatla. Selam verirken sarılmıştım belinde sert bir cisim görünce bu ney diye sorduğumda “kardeş faşistler mimar Sinan’a saldırdılar onları püskürtük dedi ve kısarak gözlerini güldü” daha sonra yemek yemeğe gittik.. Bolca gülüp eğlendikten sonra uzun bir aradan sonra haber alamayınca orada olduğunu hissettim. Suruçta çok sevdiği kobaneli çocukların oyuncağını kıran sakallı sapık katillere karşı Onur direnişinde yer almış.. Çünkü bizim Kalafat çocukları çok seviyordu onlarla saatlerce oyun oynuyordu çocuk oluyordu…
Aslında bizim Kalafat çocuk Kalafattı….
Takiiii dört sene sonra haberlerde ölümsüzleşmiş haberini aldığım duygu yükü beni götürdü onun o fedakar işçi, örnek alınacak bir devrimci kişiliğe götürdü…
Türküsünü öyle bir söyledi ki tıpkı diğer yoldaşları gibi, abileri gibi, heval gibii…
“Vurulup düşseler de her kuşatmada
serüvencidir onlar ve hiç ölmezler”

Paylaşın